"وتتركني" - Translation from Arabic to Turkish

• bırakacaksın
• bırakıp
• ve beni
• izin verecek

Paralarını alıp, beni öldürmelerine izin vereceksin veya paralarını alıp, beni serbest bırakacaksın.
تأخذ المال وتدعهم يقتلوني أو تأخذه وتتركني

Yani buradan defolup gideceksin ve beni bombok hâlde mi bırakacaksın?
ماذا كنت تتسلل إلى هنا؟ وتتركني مترنحة

Beni burada çürümeye mi bırakacaksın?
وتتركني هنا لأتعفن ؟

Kendimi teslim edersem herkesi rahat bırakıp, buralardan gidecek mi?
اذا سلّمت نفسي هل ستذهب عني ، وتتركني وحيد ؟

Benim oğlum yok dedim! Hemen çek git ve beni yalnız bırak.
اخبرتك اني ليس لدي ابن فما رايك ان تخرج من هنا وتتركني وحدي ؟

Eğer onu size verirsem, geçiş ücretlerini düşürüp gitmeme izin verecek misin?
إذا سلمته لك، هل ستسقط تهمة التعدي وتتركني أذهب؟

Ne yani, hiçbir şey olmamış gibi Serena'ya dönüp beni yalnız mı bırakacaksın?
إذن ستذهبين إلى (سيرينا)وكأن شيئاً لم يحدث وتتركني لوحدي؟

Beni tekrar yalnız mı bırakacaksın?
وتتركني وحدي , مرة أخرى؟

Hayır, beni bırakıp kaçmak istemenden bahsediyorum.
لا , اتحدث عن , عندما أردت أن تهرب وتتركني

Beni geride bırakıp kendini tehlikeye atması neden gerekiyor?
لمَ يجب أن تذهب وتعرض نفسها للخطر؟ وتتركني هنا

Şimdi beni bırakıp gidersen bana ne olacak?
وتتركني الآن ماذا سيحل بي الآن؟

Benden ne istediysen yaptım, şimdi, hayatımdan çık ve beni rahat bırak.
قمت بكل شيء طلبته مني لذا الآن، يمكن أن تخرج من حياتي وتتركني لحال سبيلي

Neden gidip bir kasabaya saldırmıyor ve beni yalnız bırakmıyorsun?
هل تعلم، لم لا تُرهب قرية ما وتتركني لوحدي؟

Eğer büyüyü ben yapmazsam gücümü alıp kendin yapacaktın ve beni ölüme terk edecektin.
طالما لن أنفّذ التعويذة وأُخرجنا من هنا، فإنّك ستمتصّ سحري وتتركني للموت

Geçen haftalarda sana yardım etmeme izin verecek kadar bana güvenmenin benim için anlamını bilemezsin.
أنت لا تدري كم يعني أن تثق بي وتتركني أساعدك هذه الأسابيع الماضية.

Evet dersem beni kendine yakın hissedip gitmeme izin verecek misin?
لو قلتُ نعم، هل سترأفُ عليّ وتتركني أذهب؟