Hey baba, artık burnunu ve kıçını aynı anda silebilirsin! | Open Subtitles | الآن يمكنك أن تنظف أنفك وتمسح مؤخرتك فى نفس الوقت. |
Bunlar kendi ruhunuzu temizleyebilmeniz ve işlediğiniz günahların lekelerini çıkarabilmeniz için dünyasal simgeler. | Open Subtitles | هناك معاني معنوية لها تخدمكن في تنظيف أرواحكن وتمسح وصمات العار التي ارتكبتوها |
Elini uzat, ürünü al, barkodunu okut ve paketle. | TED | تدخل وتختار منتج ما وتمسح شريط الرموز وتعلّب. |
Sıvılar arıtılır, elenir ve yalnızca yetkili tıp personeli tarafından transfer edilir. | Open Subtitles | تنقّى السوائل وتمسح وتنقل على يد طاقم طبّى مصرّح به |
Tüm boşa harcanan zamanı attık, ürünü lazerle işaret edip UPC barkodunu okutup en son hangi kutuya gireceğini ışıkla işaret edeceğimiz yüksek duyarlılıkta bir yol geliştirdik | TED | إذاً ما قمنا به هو أننا تخلصنا مماليس له قيمة من أوقات التجوال والبحث والضياع والانتظار، وقمنا بتطوير طريقة عالية الدقة لالتقاط هذه الطلبيات، حيث تشير إليها بالليزر وتمسح شريط الرموز، ثم تشير بالضوء إلى الصندوق الذي تريد الوصول إليه. |
Orman ve içindeki kurtlar temizlendikten sonra bu ıssız yer dünyanın en zengin ülkesi olacak. | Open Subtitles | عندما تزال الغابه وتمسح من العالم سيكون هذا اغنى مكان بالعالم |
Eğer, bu akşam filmi gösterimden çekmez ve o hainin adını silmezsen. | Open Subtitles | غير أن تسحب المطبوعات الليلة؟ وتمسح إسم الخائن من فوقها |
Ama yaklaşık 10 yıldır üvey annesine sünger banyosu yaptırıyor ve kıçının şeyini temizliyor. | Open Subtitles | ولكـن في 10 سنوات الماضيـة كانت تخدم زوجة أبيها بأن تغسل جسمها وتمسح قذارتها |
Alet geri çekiliyor ve bu sırada etrafı kazıyarak temizliyor çıkışta da tüm pisliği atıyor. | Open Subtitles | الأداة سوف تسحب وبسلاسة تقشط وتمسح القيح وتفرّغه أثناء خروجها |
Bulaşıkları yıka, yerleri süpür ve çöpü at. | Open Subtitles | إليك المطلوب، تغسل الأطباق وتمسح الأرض وتخرج القمامة |
Eğer, bu akşam filmi gösterimden çekmez ve o hainin adını silmezsen. | Open Subtitles | غير أن تسحب المطبوعات الليلة؟ وتمسح إسم الخائن من فوقها |
- Tatlı geliyor kulağa. Bu silinecek ve bu silinecek! | Open Subtitles | يجب أن تمسح هذا وتمسح هذا |
Ekibini aşağı götür, otoparka ve bodrum kata bak. | Open Subtitles | وتمسح مرأب الوقوف والقبو |
ve ellerimi oraya koydu. | Open Subtitles | وتمسح لي بوضع يدي هناك |
Duvarları boyayacaksın, yerleri sileceksin ve... | Open Subtitles | ,ستطرش الجدران ...وتمسح الأرض |