"وثني" - Translation from Arabic to Turkish

• pagan
• Kafir
• kâfir
• kâfirin
• paganla
• putperest efsanesi
• eski bir putperest

15 yıl önce bir isyanın parçasıydı kral düzinelerce sapkını öldürdükten sonra o da pagan olmakla suçladı pekala, herkimse,
لقد كان من بين الثوار منذ 15 سنة بعد أن أحرق الحاكم عشرات من الملحدين لقد كان مشكوكاً بأنه وثني

Hükümdarlığımızda Danimarka ordusuna ilişkin bilgi sahibi olduğunu söyleyen bir pagan var.
لكن لدينا وثني بقاعة المحكمة يدعي أن لديه معلومات بخصوص الجيش الدنماركي

Bir pagan Tanrısına kurban verme ritüelini düşünüyorum.
نعم , أفكر في طقس تضحية من أجل إرضاء إله وثني

Önünüzdeki günahkârlar kutsal savaşımızdaki son Kafir kalesi olan Granada'nın Kafir prensini kurtarmaya çalıştılar.
الآثمون الذين يمتثلون أمامكم سعوا للدفاع عن أمير غرناطة المهرطق آخر معقل وثني في حربنا المُقدسة

Karşımızda bizi yok etmeye gelmiş büyük bir kâfir ordusu varken değil.
إنما ليس بوجه جيش وثني عظيم قادم لتدميرنا

pagan olduğun için verdiğin sözler ona hiçbir anlam ifade etmiyor.
بالنسبة إليه، كلماتك لا تعني شيء أنت وثني.

Bu da ormanda bulunan bir pagan tanrısı.
إنه إله وثني كان يوجد في الغابات.

Ben kendimi daha çok bir pagan olarak görürüm.
, أتعلمين , أظن أنني وثني , لكن

pagan Tanrısı belki de.
إنه إله , إله وثني , على أي حال

pagan kültüründe her Noel yapılan bir gelenek bu.
أقصد أن كل تقليد للكريسماس أصله وثني

Ne yani Ozzie ve Harriet bu pagan tanrısını plastik kaplı kanepelerinin altında mı saklıyor?
هل هما يخفيان إذاً اله وثني في منزلهما؟

Ve sen de bir pagan için yeterince akıllı değilsin.
وأنت لست بهذا القدر من الذكاء كونك وثني

pagan sempatizanı olan oğlunu.
وبالرغم من ذلك أنه وثني متعاطف

Başrahip efendi, adam pagan. Tanrınızı tanımıyoruz.
إنه وثني يا لورد، لا نعترف بإلهكُم

Lütfen bana Kafir deme.
أرجوك، لا تنادني وثني

Kafir tanrı.
أي إله وثني.

Ayrıca ülkemizi elimizden almaya çalışan her kâfir piçi öldüreceğiz!
وعلينا قتل أي وغد وثني يحاول سلبها منا.

Bu bir akıncı grubu değil, büyük bir kâfir ordusu.
ليست مجموعة غزو بل جيش وثني عظيم

Korkarım ki diz çökmüş din adamlarının hiçbiri kâfirin baltasının çoktan vermiş olduğu hükmü değiştirebilir.
لا أخشى أي عدد من رجال الدين الراكعين قد يُغيّرون أفعال أي فأس وثني

Bir paganla evlenmeyi reddetti.
رفضت الزواج من وثني.

Elizabeth'in kocası umutsuzca bir tedavi bulmaya çalıştı. Şatonun doktoru, Kont'a eski bir putperest efsanesi anlattı.
زوجها كان يريد إيجاد علاج أخبره به الأطباء لطقس وثني