"وجميلة" - Translation from Arabic to Turkish

    • güzelsin
        
    • hoş
        
    • tatlı
        
    • güzeldi
        
    • çok güzel
        
    • ve güzel
        
    • güzelim
        
    • güzeldir
        
    • güzel ve
        
    • ve sevimli
        
    Sen genç ve çok güzelsin. Ve beklemek çok zor. Open Subtitles ما الهدف من أن تكونى صغيرة وجميلة لو ان هذا لا يجعل الرجال ينتظرون؟
    Tanrım, öyle güçlü ve güzelsin ki. Sponsorum ol. Open Subtitles يالهي كم انتي متماسكة وجميلة كوني مسؤلة عني
    Ve böylece, güzel görünür. Çünkü bunu hoş ve özlü biçimde nasıl yazacağımızı zaten biliyoruz. TED ولذا فهي تبدو جميلة. لأننا نعرف بالفعل كيفية كتابتها بطريقة موجزة وجميلة.
    Bu gece bir kadın geldi. Çok tatlı. Norman onu gördüğünde biraz çıldırdı. Open Subtitles فتاة سجلت أسمها فى الفندق عصر هذا اليوم وجميلة أيضاً , عندما شاهدها نورمان
    CA: Teşekkürler sohbetin için, şunu da ekleyeyim, konuşmada kullandığın görseller çok ilham verici, çok güzeldi. TED كريس: حسناً، شكرًا لك على ذلك ويجب أن أقول، الصور التي عرضتها للشوارع متعددة الاستخدامات هي حقًا ملهمة وجميلة.
    Sen çok güzel ve harikâ bir kadınsın. Her zaman senden hoşlanmıştım zaten. Open Subtitles حسناً ، أنتِ رائعة جداً وجميلة وتعلمين أنني دوماً ما كنت معجب بكِ
    Belki abisi olduğundan göremiyorsun o çok hassas ve güzel bir kadın. Open Subtitles ربما لا تستطيع أن تلاحظ الأمر لأنك أخوها لكنها إمرأة حساسة وجميلة
    Elbette ben de senin kadar akıllıyım en az senin kadar güzelim ama nedense sen daha az kötü kalplisin. Open Subtitles بالطبع، أنا ذكية بقدرك وجميلة قليلاً بقدرك، لكن بطريقة ما أنتِ أقل شراً.
    Şu küçücük deliğin içinde mi? İçi çok büyük ve çok güzeldir. Open Subtitles انها كبيرة في الداخل وجميلة جدا.
    Çok tatlısın, çok güzelsin, çok düşüncelisin ama bunu yapmana izin veremem. Open Subtitles أنتِ لطيفة وجميلة ولكنّكِ غبيّة، ولا أستطيع السماح لكِ بفعل ذلك
    Kendine bir bak. Sen uzunsun, güzelsin, kültürlüsün. Open Subtitles أنتِ طويلة القامة ، وجميلة وخبيرة بالحياة والناس
    Akıllısın, güzelsin, nedense komiksin de ve insanlar sana çok gülüyor. Open Subtitles لأنّك ذكية وجميلة وممتعة بطريقة لا أفهمها لكن الأناس الآخرين مستمتعين معكِ
    Sen seksi ve güzelsin bense garip ve aptalım ama bu gece ikimiz de aynı yalnızlık teknesinde yol alıyoruz. Open Subtitles انت جذابة وجميلة وانا اخرق وبدين ومع هذا كلانا نطفو بقارب الوحدة
    Biri, benim tercih ettiğim, özenli, zarif, hoş -- matematik. TED أولاً، تلك التي أُفضل، وهي دقيقة وأنيقة وجميلة -- الرياضيات.
    Ne kadar küçük,hoş bir çiftlik, temiz ve güzel bir hava,değil mi? Open Subtitles ما اجمل هذه المزارع, الا توافقنى ,انها يانعة وجميلة ؟
    ...harika bilge, tatlı bir öykü... yanlışlıkla karşılaştığı bir şey hakkında. Open Subtitles ,أخبرني قصة ...قصة رائعة وجميلة وحكيمة حول شيء خطى داخلة عرضيا
    Bununla birlikte, bence çok akıllı, güzel ve tatlı bir kız. Open Subtitles علي أن أقول, بأنها مُشعه, ومحبوبة, وجميلة
    Dost canlısı ve çok güzeldi, ve onun kaybı ruhumuzda doldurulamayacak bir boşluk olacak. Open Subtitles أنها عطوفة وجميلة ولا يُمكن تحمل خسارتها
    O sana uygundu. ...ve güzeldi, ve çok akıllıydı. Open Subtitles لقد كانت مناسبة لك لقد كانت مناسبة لك ، وجميلة جداً ، وذكية جداً
    Çok eski ve çok güzel ve ölmeden önce görmelisin. Open Subtitles قديمة وجميلة جداً، ويجب أن تراها قبل أن توافيك المنية.
    Bu yüzden ülkenin her yerinden otoyol kuruluşlarıyla parklara geniş ve güzel otoyollar yapmaları için anlaştı. TED ولذلك قام بعمل شراكة مع جمعيات الطرق السريعة في أنحاء الدولة لكي يبني طرقا كبيرة وجميلة تؤدي إلى هذه الحدائق.
    Benim. 16 yaşındayım ve güzelim. Open Subtitles هذه أنا أنا عُمري 16 عاماً، وجميلة
    Ama biliyor musun, o olağanüstüdür ve güzeldir ve akıllıdır. Open Subtitles تعلمون، وقالت انها مذهلة وجميلة وذكية.
    İyi peki, beyaz, uzun ve sevimli doğduğum için üzgünüm. Open Subtitles حسناً, أنا آسفة أنني ولدت بيضاء اللون وطويلة القامة وجميلة

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more