"وجودِ" - Translation from Arabic to Turkish

    • olmalı
        
    Tamam. Eğer gerçekten aşağıdan ses geliyorsa bodrum gibi bir şey olmalı. Bu yüzden aşağı bir yol bulmalıyız. Open Subtitles حسناً، إن سمعَ شيئاً فعلاً من الأرض فلا بدّ من وجودِ قبوٍ، و يجب أن نجدَ طريقاً له
    Tubbs'u böyle bulmuşlar. Araştır bu adamı. Bu adamı öldürmek için o kadar yol gitmesinin bir sebebi olmalı. Open Subtitles أبحثي بشأنهِ بشكل معمق، لابدَ من وجودِ سبب ليجعلهُ يقود كل هذهِ المسافة ليقتل هذا الرجل
    Şehri bombalamadan onu durdurmanın bir yolu olmalı. Open Subtitles لابد من وجودِ طريقة لإيقافِه دون أن أفجّر المدينة.
    İki yıl boyunca onun sağ koluydun. Bir şeyler olmalı mutlaka. Open Subtitles لقد كنتِ يدها الأيمن لعامين، لابد من وجودِ شيءٍ ما.
    Bir çıkış yolu olmalı. Open Subtitles هيا، لا بُدَ من وجودِ مخرجٍ ما
    - Bir yerde uyan birisi olmalı. Open Subtitles - لكن لا بُدَ من وجودِ مُتبرِّعٍ مناسِب في مكانٍ ما
    Bir yol olmalı Arif, bütün işçileri aldatmadan iş yapmanın bir yolu olmalı. Open Subtitles لا بُدَ من وجودِ طريقةٍ يا (عارف) للقيامِ بالأعمال من دون غُشِ العُمّال
    Bunun başka bir açıklaması olmalı. Open Subtitles لا بدّ من وجودِ تفسيراتٍ أخرى لهذه
    Burada nerede olduğunu söyleyecek bir şey olmalı... Bu çok... Open Subtitles لا بدّ من وجودِ شيءٍ هنا يدلّنا على مكانها ... أعني أنّه
    Bir yerde, daha bir mekân olmalı. Open Subtitles لابّد من وجودِ مكانٍ أفضل في مكانٍ ما
    Eğer bunun işe yaramasını istiyorsak ve eğer "biz" isek o zaman güven olmalı ve de saygı. Open Subtitles إن أردنا جعل هذا الأمر ينجح وهي "نحن" إذاً لابدّ من وجودِ ثِقة , وإحترام ألستُ محقاً ؟
    Mutlaka bir bağlantı olmalı ve Sam'in bütün arkadaşlarını bilecek halin yok. Open Subtitles حسناً, ما أعنيهُ هو أنَّه لا بد ومن وجودِ رابطٍ ما وليس من الممكنِ لكـَ بأنْ تكونَ على معرفةٍ تامة بجميعِ أصدقاء "سام"
    Onunla müzakere etmenin bir yolu olmalı. Open Subtitles بدّ من وجودِ طريقةٍ لمفاوضته
    Vicky Chase ile şirket arasında bir bağlantı olmalı. Open Subtitles على إختلاف الوقت - إسمع ، لابد من وجودِ إرتباطٍ اخر - (بينَ (فيكي تشايس وهذه الشركة (غارلين العالمية)
    Burada bir şey olmalı. Open Subtitles لا بد من وجودِ دليلٍ ما هنا
    Strauss'un öğrencilerinden biri, Red Hook semtinde aktifse, kanıt olmalı, değil mi? Open Subtitles أذا كان هناكَ أحد تلاميذِ (ستراوس) يعمل في محيط (ريد هوك) فلابدَ من وجودِ دليل، صحيح؟
    Burada bir şey olmalı. Open Subtitles لا بد من وجودِ دليلٍ ما هنا
    Bunun bir anlamı olmalı. Open Subtitles لابُد من وجودِ مغزً لهذا
    - Dışarıda birisi olmalı. Open Subtitles - لا بُدَ من وجودِ أحدٍ هُناك
    Bir şeyler olmalı. Open Subtitles -لا بدّ من وجودِ شيءٍ هنا

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more