Bu insanlar Yerli, park korucusu olarak eğitildiler, sınırlarda devriye geziyor ve dış dünyayı uzak tutuyorlar. | TED | هؤلاء هنود مدربون على حماية وحراسة ومراقبة الحدود ودفع العالم الخارجي عنهم. |
Fakat o zaman dek zincirlenmeli, ve gece gündüz izlenmelisin. | Open Subtitles | لكن , حتى ذلك الوقت , سوف تكون مقيدا بالسلاسل وحراسة ليلا ونهارا |
Almanlar bölgeyi boşalttığında Giudecca ve Giardini'den film ekipmanlarını kurtarmak. | Open Subtitles | معدات انقاذ الفيلم من توجيهات وحراسة عندما الألمان الخروج. |
Kara Kale'nin ve Gece Kolcuları'nın bir hizmetkârıyım. | Open Subtitles | وملتزم بالخدمة في كاسل بلاك وحراسة السّور |
Telefon bağlantısı ve internet yok. Çöpler yakılıyor. | Open Subtitles | بوابتان وحراسة على كل المداخل، لا خطّ هاتفي، ولا أنترنت، القمامة تُحرق |
Burada hayat sigortası poliçesi çocuklarının ve hem Jax'in hem de babanın evlerinin gardiyanıyla ilgili belgeler var. | Open Subtitles | لقد شملت بوليصة التأمين وحراسة للفتيان وكذلك زوجك ومنزل والدك |
Büyükelçi Adalet etlerinin koruduğu kilit odasına saldırmamıza izin vermediği sürece Kristal anahtarın bize bir yararı yok ve Savaş Dünya'sı da asla gerçek anlamda Erişilenlerin olmayacak. | Open Subtitles | طالما السفير يرفض السماح بالهجوم. على الإتحاد وحراسة مفتاح القاعة. مفتاح الكريستال عديم الفائدة لنا. |
Eğer haklıysan, onu ve korumalarını alaşağı etmek için tek şansımız var. | Open Subtitles | إذا كنتِ على صواب ، هذه فرصتنا الوحيدة لتخطية وحراسة. |
Bence küçük alanlar mahkumları geriyor ve her an tetikte olmalarına sebep oluyor. | Open Subtitles | انظر، أنا أشعر أن المساحات الصغيرة تجعل يشعر السجناء متوترة وحراسة |
Transfer aracına ve korumaya ihtiyacımız olduğunu merkeze ilet. | Open Subtitles | أخبر الفرقة بأننا سنحتاج وسيلة نقل وحراسة |
Oraya sadece "B" kanadından erişilir ve her daim korunur. | Open Subtitles | B يمكن الوصول اليه من خلال الجناح وحراسة في جميع الأوقات. |
Babamın, paçavraları verirken bana söylediği son şeylerden biri paçavraların, birçok insanın hayal bile edemeyeceği bir güçlerinin olduğuydu ve bu güce saygı gösterip korumam, suistimal etmememdi. | Open Subtitles | إحدى وصايا أبي الأخيرة التي قالها إليّ حين أعطاني القماش قال إن القماش يكنُف قوّة يتعذّر على أغلب الآدمين تصوُّرها وإن عليّ احترام وحراسة تلك القوّة، لا إساءة استخدامها. |
Alaric ve korumaları son bir anlaşma imzalamak için yola çıktı. | Open Subtitles | ذهب (ألاريك) وحراسة صغيرة لتوقيع اتفاقيّة نهائيّة. |
Onlar Diorite Sistemi'nden ama genetik olarak Gözlemci ve bekçi olarak değiştirildiler. | Open Subtitles | إنهم من نظام (الديوريت)، لكنهم معاد تصميمهم جينياً ليعملوا كمراقبين وحراسة. |