"Sana söyleyeyim... bir adam çok yalnız kalırsa... hastalanır" | Open Subtitles | سأخبرك سأخبرك أن الشخص وحيد جداً و أصبح مريضاً جداً |
Ya çok yalnız, çocukluğuna geri dönmek istiyor, ki ilk çocukluğu hiç de iyi geçmemişti. | Open Subtitles | أما هو وحيد جداً ويحاول إسترجاع وإكمال طفولته والتي هي ليست جيّدة بالبدء |
Ve o çok yalnız çünkü dünyadaki son adam. | Open Subtitles | و هو وحيد جداً لأنه أخر الرجال فى الأرض |
Karanlık, yalnızım, çok yalnızım. | Open Subtitles | ، رباه ، يا للظلام ، أنا وحيد أنا وحيد جداً ... لا بأس |
Kayaların üzerindeki martı kadar yalnızım. | Open Subtitles | أنا وحيد جداً أيتها الفتاة |
Öyle yalnızım ki. | Open Subtitles | أنا وحيد جداً |
Holden Caulfield denen çocuk. çok yalnız bir çocuktu. | Open Subtitles | (هذا الفتى , (هولدن كولفيلد فتى وحيد جداً |
Ama Tigger çok yalnız... | Open Subtitles | لكن (نمّور) يبدو وحيد جداً أليس كذلك ياأمى؟ |
Kendimi çok yalnız hissediyordum. | Open Subtitles | شعرت أنني وحيد جداً. |
Bana çok yalnız bir çocuk gibi göründü. | Open Subtitles | يبدو مثل "مانشكين" وحيد جداً مانشكين : يلقب به الذي يكون وحيد: . |
O çok yalnız, Nicholas'tan sonra. | Open Subtitles | (انه وحيد جداً منذ وفاة (نيكولاس |
- Yani, çok yalnız. | Open Subtitles | إنه وحيد جداً |
# çok yalnız | Open Subtitles | - - وحيد جداً |
# çok yalnız | Open Subtitles | - - وحيد جداً |
Yalnız insanlar. "Ay çok yalnızım." | Open Subtitles | -الاشخاص الوحيدون "اووه انظروا انا وحيد جداً" |
Tanrım, gerçekten çok yalnızım. | Open Subtitles | رباه، أنا وحيد جداً |
Şu an o kadar yalnızım ki. | Open Subtitles | أنا وحيد جداً حالياً |