Ama o koca şişman kayayı oradan kaldırmak için daha ucuz ve zeki bir fikirle gelmediğin müddetçe bu anlaşma olmayacak. | Open Subtitles | ولكن الحقيقة هي انه اذا كنت لا تخرج بفكرة ذكية للغاية ورخيصة حول كيفية التخلص من تلك الصخرة الضخمة عندذلكنحنليس لديناأتفاق. |
New York'ta çok bina ucuz ve çok iyi. | Open Subtitles | فكما تعلمون معظم البنايات في نيويورك نظيفة ورخيصة |
Çok başarılı olmasının sebebi de özel olması, anonim olması, hızlı olması ve ucuz olması. | TED | وهذا من أسباب نجاحها تمتاز بالخصوصية وخفية وسريعة ورخيصة |
Biraz meşe tadında ve ucuz, ama yine de uzun zamandır geçirdiğim en iyi cumartesi gecesi. | Open Subtitles | لطيفة قليلا .. ورخيصة لكن ايضا افضل امسية سبت قضيتها منذ زمن طويل |
- Hayat güzel be. - Evet, ucuz da. | Open Subtitles | ـ الحياة جيّدة ـ أجل، ورخيصة |
Ayrıca ucuz da. | Open Subtitles | ورخيصة |
Evet, çok tarih kitabı okurum. Uzunlar, ucuzlar ve genellikle insanlar birbirini öldürür. | Open Subtitles | نعم قرأت الكثير من كتب التاريخ كتب طويلة ورخيصة |
Met yapmak için gereken malzemeler yasal, ucuz ve kolayca bulunabilir. | Open Subtitles | المكونات لصنع الميث هي قانونية، ورخيصة ومتاحة بكلّ سهولة. |
Bu yüzden, durumun iyileştirilmesi için kendi fikrimi önerdim: Bu geri dönüşümlü kağıt tüpleri kullanmak. Çünkü bu çok ucuz ve aynı zamanda çok da sağlam. Ama benim bütçem birim başına sadece 50 dolardı. | TED | لذا اقترحت فكرتي لتحسين الوضع لأجل استخدام أنابيب الورق المقوى المعاد تدويرها لانها قوية جداً ورخيصة جداً وكانت ميزانيتي فقط 50 دولاراً لكل وحدة سكنية |
Diğer tarafta sperm oldukça ucuz ve bol bu da erkekler için "daha fazla seks daha iyidir" stratejisini oldukça mantıklı yapıyor. Böylece gelecek nesillerden daha fazla üyeye babalık yapabilir. | TED | الحيوانات المنوية من ناحية اخرى متوافرة بكثرة ورخيصة إذن منطقي جدًا للذكور ان يتبنوا استراتجية افضل لممارسة الجنس فيما يتعلق بإنجاب أفراد الأجيال القادمة |
Onları, sadece ucuz ve kolay oldukları için değil, güvenli oldukları için de kullanın. | TED | لا تستخدموها لأنها سهلة ورخيصة فقط ، بل لأنها آمنة أيضاً . |
En azindan teoride analiz edilmis nano dizaynlar mevcut bunlar cok hafif, ucuz ve verimli olma potensiyelini gösteriyor ustelik ilerde bu yenilenebilir yol ile butun enerji ihtiyacımızı karşılayabileceğiz. | TED | و لا توجد الآن تصاميم بتكنولوجيا هندسة النانو، التي على الأقل تم تحليلها نظريا، تُظهر قابلية أن تكون خفيفة الوزن بشدة، ورخيصة الثمن، و فعالة للغاية، وقد نستطيع حقاً الوفاء بكل إحتياجاتنا الطاقوية بهذه الطريقة المستدامة. |
Sentetik DNA, yani DNA'yı üretebilme DNA sıralamasının hızlanmasıyla birlikte son 10 ya da 20 yılda çok daha hızlandı ve gittikçe daha hızlı ve ucuz oluyor. | TED | الحمض النووي الإصطناعي ، والقدرة على توليف الحمض النووي، قد تغيّر بنفس الوتيرة التي مرّ بها تسلسل الحمض النووي خلال العقد أو العقدين الماضيين، وهي تصبح سريعة للغاية ورخيصة للغاية. |
Ne kadar yanlış ve kötü bir şey yaptığını, ve ne kadar boş ve ucuz hissettiğini düşünerek, istediğin kadar üzülebilirsin. | Open Subtitles | أتشرحين لي ماذا حدث معك... عن مافعلتيه كان خطأ وسيئ والآن أنتي تشعرين بالإستياء ورخيصة. |
İyi içkiler var ve ucuz. Ama bugün olmaz. | Open Subtitles | مشروبات جيّدة ورخيصة. |
Evet, çok tarih kitabı okurum. Uzunlar, ucuzlar ve genellikle insanlar birbirini öldürür. | Open Subtitles | نعم قرأت الكثير من كتب التاريخ كتب طويلة ورخيصة |