"وستبقين" - Translation from Arabic to Turkish

    • kalacaksın
        
    • ve
        
    Pekala, şimdi, yere eğilecek ve yerde kalacaksın, çünkü beni vuracaklar bu yüzden yerde kal. Open Subtitles حسناً، الاَن أترين ستنزلين وستبقين في الأسفل
    Senin köylü hak ettiği biçimde ölecek. Sen odanda kalacaksın. Böylece aptalca hatanı kimse bilmeyecek. Open Subtitles وسيموت حبيبك الفلاح كما يستحق وستبقين في غرفتك حتى لا يعلم أحد بخطئك السخيف
    Ameliyat birkaç saat sürecek, gece boyunca gözlem altında kalacaksın. Open Subtitles ستدوم العملية عدة ساعات, وستبقين في اليوم الاول تحت المراقبة بعد الليل
    ve bıraksaydım sonsuza dek benimle kalacaktın bu yüzden seni daima seveceğim. Open Subtitles ‫وستبقين معي إلى الأبد ‫إن سمحت لك بذلك ‫وهذا هو السبب لكوني سأحبك إلى الأبد
    Ona asla bir ev sağlayamayacaksın her zaman arkana bakmak zorunda kalacaksın ve her zaman bildiği tek ailesinden onu neden aldığını açıklamak zorunda kalacaksın. Open Subtitles وستبقين تناظرين جانب الطريق و ستبقين تفسرين له لماذا أخذته بعيداً عن الأهل الوحيدين الذين عرفهم
    Bu rezalet kaidesi, ve bütün gün burada kalacaksın. Open Subtitles هذه قاعدة العار، وستبقين عليها طول اليوم.
    Benim için çalışıyorsun. Bu işte de kenarda kalacaksın. Open Subtitles أنظري، انت تعملين لدىّ وستبقين علي الهامش فيما يتعلق بتلك القضية
    Onu görmeye gidecek ve gerektiği kadar orada kalacaksın. Open Subtitles ستذهبين إليها وستبقين هناك إلى حيث تقتضي الضرورة.
    Sen buradan çıkacaksın ve hayatta kalacaksın. Open Subtitles سوف تغادرين المكان وستبقين على قيد الحياة
    Zambakların yanına geleceksin ve orada kalacaksın. Open Subtitles أنتِ ستأتين بجانب ازهار السوسن . وستبقين بجانب ازهار السوسن
    Sen güzelsin ve daima öyle kalacaksın. Open Subtitles وأنت إمرأة جميلة وستبقين هكذا دائماً
    Çünkü bu sensin, daima da öyle kalacaksın. Open Subtitles لأن هذا وضعـكِ .. وستبقين هكذا للأبد
    Ölüsün ve bu şekilde kalacaksın. Open Subtitles أنت ميتة وستبقين على تلك الحالة.
    Hep öyleydin, her zaman da öyle kalacaksın. Open Subtitles كنتِ فاشلة وستبقين فاشلة
    ve her zaman da öyle kalacaksın. Open Subtitles وستبقين هكذا للأبد.
    Yükselme umutlarından dolayı sadece kendine zarar verdin ve sonsuza dek Leydi Stafford olarak kalacaksın. Open Subtitles من أجل أمنيات العظمة، لم تؤذي إلا نفسكِ وستبقين دائماً السيدة (ستافورد) فقط.
    Artık evdesin. Burada kalacaksın... Open Subtitles أنتِ في البيت وستبقين هنا ؟
    Onu Washington'daki eve götürüyorsun ve ben arayana dek orada kalıyorsunuz. Open Subtitles سوف تصحبيها لمنزل واشنطون وستبقين هناك حتى أتصل

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more