Kaçakçılardan önce uyuşturucuları bulamazsak.. ..sabaha kadar bulunmuş, taşınmış.. ...ve pay edilmiş olacak. | Open Subtitles | إذا لم نجد المخدرات قبل المهربين، سوف يتم جمعها وشحنها وتقسيمها عند الصباح |
Londra'daki, Murdoch'ların ve Bin Ladin'lerin olduğu yatılı bir okula göndermişti. | Open Subtitles | وشحنها لي خارج لمدرسة داخلية في لندن مع مردوخ وبن لادن. |
Yeşil renkteki eserler numaralarına göre paketlenecek ve zırhlı araçlarla sahiplerine teslim edilecekler. | Open Subtitles | وعناصر الخضراء ستعبأ وفقاً لأرقامها وشحنها لأصحابها المناسبين بواسطة سيارة مصفحة |
Tüm bu olgular paslayacak , uh, restoranlar ve mağazalar vardır. | Open Subtitles | كل هذه المغلفات والحزم سيتم إرسالها وشحنها إلى المطاعم والمتاجر |
Ancak sonra yakalandı ve hapishanelerinden birine gönderildi. | Open Subtitles | ولكن بعد ذلك تم القبض عليه وشحنها قبالة لأحد سجونهم. |
Kişilerin hayır kurumlarına bağışladığı bu giysiler, indirim mağazalarında satılmak için değil, paketlenmiş ve üçüncü dünya ülkelerine gönderilmiş çoğu burada sonlanıyor. | Open Subtitles | انها الملابس التي يتبرع الناس للجمعيات الخيرية، وهذه لا يمكن بيعها في متجر الادخار أو أيا كان، وتعبئتها وشحنها إلى هذه البلدان الثالثة |
Ayesha evlendi ve Mumbai'nin yolunu tuttu. | Open Subtitles | كانت عائشة تزوجت وشحنها خارج إلى مومباي |
Yakalandı ve gönderildi. | Open Subtitles | تم تقريبه وشحنها قبالة... |