"وصرخت" - Translation from Arabic to Turkish

    • bağırdım
        
    • bağırdı
        
    • çığlık attı
        
    • çığlık attım
        
    • çiglik
        
    O bana bağırdı, ben ona bağırdım. Open Subtitles ,وصرخت عليّ, وصرخت عليها وأصبح الأمر بشعاً جداً
    Caleigh vakasında, evinin önüne gittim ve bağırdım... Open Subtitles في حالة كايلي , ذهبت الى نافذتها وصرخت
    Ertesi gün aptalca bir şey yaptı ve Dr. Kidd ona bağırdı. Open Subtitles في اليوم التالي أفسدت. شيئاً غبياً، وصرخت عليها الد.
    Ona seni esir aldığımı söylediğimde ve ne çocukları ne de onun bir daha seni asla göremeyeceklerini söylediğimde küfür etti, çığlık attı, aynaları yumrukladı seni lanetledi ve şeytanı çağırdı. Open Subtitles عندما أخبرتها بأنني أحتجزك ولاهيأو أولادها.. لن يروك مجدداً، ثارت وصرخت وحطمت المرايا
    Mesela, "Geçen Yaz Elm Sokağı'nda Ne Yaptığını Duyunca çığlık attım" gibi filmlere. Open Subtitles وصرخت عندما كنت أعرف ما أنت فعلت الصيف الماضي على أنواع شارع الدردار.
    Babami bulan hizmetçi çiglik atar atmaz, hemen yanina çikti. Open Subtitles -كانت هناك عندما وجدته الخادمة وصرخت .
    bağırdım ona sarstım onu ama ölmüştü. Open Subtitles وصرخت تجاهه وقمت بهزه ولقد كان ميتًا.
    Romantik bir gece için can attığını söyledi ben de panikleyip "ha, ha, ha" diye bağırdım. Open Subtitles لقد قال انه يريد ان يقضي معي امسيه رومانسيه وانا ذعرت وصرخت LOL
    Aptalca bir şey söyledin ve sana bağırdım Zach. Open Subtitles قلت شيئاً غبياً يا زاك وصرخت في وجهك
    Öylesine durup bağırdım. Open Subtitles لقد بقيت هناك، وصرخت
    Ona bağırdım, kırmızıya döndüm! Open Subtitles وصرخت عليه،وتحوت كلي إلى اللون الأحمر!
    Kapıyı kapadım ve bağırdım: Open Subtitles اغلقت الباب وصرخت
    Eve gelirken kenara çekmem için bağırdı. Open Subtitles كنا نقود عائدين للمنزل، وصرخت علي لأركن جانبا.
    Avcı tekrar saldırmadan önce annem kalktı ve "uzaklaş" diye bağırdı. Open Subtitles وقبل أن يستطيع تكرار هذا ثانية وقفت عالياً جداً ـ ـ ـ وصرخت " أبتعد "ـ
    Avcı tekrar saldırmadan önce annem kalktı ve "uzaklaş" diye bağırdı. Open Subtitles وقبل أن يستطيع تكرار هذا ثانية وقفت عالياً جداً ـ ـ ـ وصرخت " أبتعد "ـ
    Sokak köpeğiymişim gibi "Git başımızdan" diye bağırdı. Open Subtitles وصرخت " ارحلي من هنا " في وجهي وكأنني كلب ضال
    Çıplaktı, panikledi ve çığlık attı. Open Subtitles ، لقد كانت عارية فاضطربت وصرخت
    Onu öpünce çığlık attı. Open Subtitles لقد قبلتها ، وصرخت
    Sabrım taşana kadar ellerimle sıraya vurdum ve çığlık attım. Open Subtitles أخذت أضرب المكتب بيديّ حتى نفدت قدرتي على التحمل وصرخت.
    Evet, bir keresinde dönme dolaptaydım ve vajinasında örümcek görmüş bir kız gibi çığlık attım. Open Subtitles نعم، لقد ركبت عجلة فيريس مرة، وصرخت مثل فتاة صغيرة التي رأت عنكبوت في مهبلها

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more