"وعائلته في" - Translation from Arabic to Turkish

    • ve ailesi
        
    Bir Nazi subayı Gagarinlerin evini ele geçirmiş, o ve ailesi çamurdan bir baraka yapıp içinde yaşamışlardı. TED وأخذ مكتب النازي بيت جاجارين وبنى وعاش هو وعائلته في كوخ من الطين
    Kardeşin ve ailesi güvende. Onları koruma altına aldık. Open Subtitles شقيقك وعائلته في أمان وضعناهم تحت الحماية.
    En büyük devi memnun ettiniz ve ailesi partiye geldi . Neredeyse hepsi giyinikti. TED يظهر العملاق الأكبر المسرور وعائلته في الحفلة مرتدين ملابسهم بسعادة حسنًا...تقريبًا.
    Ancak arkadaşları ve ailesi onu dinlemeye başlar başlamaz bu yalnızlık biçiminin üstesinden gelmesi için ilk adım atılmış oluyor. TED ولكن في تلك اللحظة التي يبدأ فيها أصدقائه وعائلته في الاستماع إليه، تكون أول خطوة في سبيل التغلُّب على هذا الشكل من الشعور بالوحدة قد تمَّت.
    Hoss, Auschwitz'te kendisi ve ailesi için çok konforlu bir hayat kurmuştu. Open Subtitles هيس" صنع حياة مريحة لنفسه" "وعائلته في "آوشفيتس
    Sizi uyariyorum, Kont Mellendorf idam edilirse isveç ve Prusya'daki dostlari ve ailesi buna kayitsiz kalmaz. Open Subtitles أحذّركَ, إذا تم إعدام الكونت "ميلندورف", أصدقاؤه وعائلته في "السويد". و "بروسيا" لن يقفو مكتوفي الأيدي.
    Michael Bluth ve ailesi George Sr.'ın yaklaşan duruşmasını tartışmak için ...mahkeme binasında toplandı. Open Subtitles اجتمع (مايكل بلوث), وعائلته في قاعة المحكمة لمناقشة قضية (جورج) الأول
    - Bay Edwards, Bay Selfridge ve ailesi... Open Subtitles -السيد (سلفريدج) وعائلته في ...

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more