O ve bir kaç meslektaşı böyle silahların dünya için riskler içerdiğini öne sürdüler. | Open Subtitles | زعم هو وعدد من زملائه أن هذه الأسلحة تجعل العالم بأسره في خطر |
Bir kaç deprem falan olur, volkanlar vardır, ve bir kaç tür de zehirli böcek. | Open Subtitles | توجد زلازل، براكين، وعدد من المخلوقات السامة |
Gazeteci ve muhabirleri de öldürüyor. | Open Subtitles | وصحفيين وعدد من مخبرينا أيضاً. |
Gazeteci ve muhabirleri de öldürüyor. | Open Subtitles | وصحفيين وعدد من مخبرينا أيضاً. |
Ben onları çoktan hallettim anne. Onu iki tane etek ve birkaç tane de üst aldım. | Open Subtitles | أنا أهتممت بكل ذلك بالفعل أحضرت لها تنورتان وعدد من البلوزات |
Bana verdiğin güçlerle ne kadar insana yardım ettiğimi neleri feda ettiğimi biliyor musun? | Open Subtitles | وعدد من ساعدت بالقوى التي منحتمونيها... ما ضحيت به؟ |
Sen, ben ve bir kaç sadık dost. | Open Subtitles | . أنت و أنا وعدد من النبلاء المخلصين |
Benny Choi'in ve bir kaç Latin Kralları üyelerinin tutuklanması LAPD'nin adalet için çalıştığının göstergesidir. | Open Subtitles | (إلقاء القبض على (بيني تشوي) وعدد من أعضاء عصابة (الملوك اللاتينيين "يُعد تذكيراً بأن قسم شرطة "لوس أنجلوس يهدف إلى تحقيق العدالة للجميع |
Dün gece biri idari ofise girmiş ve birkaç tane Kindle Paperwhite e-okuyucu şu anda kayıp. | Open Subtitles | أحدهم دخل للمكتب الإدراي الليلة الماضية, وعدد من الورق المشمع الأبيض لقراء البريد مفقود الآن |
Bana verdiğin güçlerle ne kadar insana yardım ettiğimi neleri feda ettiğimi biliyor musun? | Open Subtitles | وعدد من ساعدت ...بالقوى التي منحتمونيها ما ضحيت به؟ |