"وعميل" - Translation from Arabic to Turkish

    • ajanı
        
    • ajan
        
    • ajanıyla
        
    Genellikle dışarda iki memur, içerde bir ATS ajanı oluyormuş. Open Subtitles يقول هناك في الغالب عمدة أو اثنان في الخارج وعميل خاص بالداخل
    Elimizde bir ajanı taciz eden bir bakıcı, eşleşmeleri bozup, yanlarındaki sivillere zarar veren bir federal ajan var. Open Subtitles لدينا راعى إغتصب ناشطة وعميل فيدرالى يخرب عملية ويتكلم عما بداخلة لشخص مدنى
    Ve bu anlaşma için bir FBI ajanı hapiste yatıyor. Open Subtitles وعميل مباحث فيدرالية مسجون الأن بسبب هذه الصفقة
    Ölü bir şüphelim ve bacağında kurşun olan bir FBI ajanım var. ajan Dean'in iyileşecek. Open Subtitles لدي مشتبهين قتلى وعميل مباحث فيدرالية بإصابة في ساقه
    Birbiriyle çalışan 500 uzmanı ve ajanıyla FBI'da kendi birimi bulunmaktadır. Open Subtitles إن ذلك هو قسمها الخاص داخل مكتب التحقيقات، مع أكثر من 500 عالم وعميل يعملون معاً
    Belki aynı gün hem bir suçluyu... hem de yozlaşmış bir ajanı yakalarız. Open Subtitles ربما قد نقبض على مجرم وعميل فاسد في ذات اليوم
    Çipi ve ajanı kaçırmakla kalmadık ikiniz de ölüyordunuz. Open Subtitles ولم نفقد الشريحة وعميل "الإرتكاز" فحسب كنتما ستلقان حتفكما
    FBI ajanı Jenkins, FBI ajanı Ambrose CIA ajanı Lowell ve NCIS ajanı Carter. Open Subtitles " عميلة المباحث " جينكينز " والعميل " إمبروز " وموظف الإستخبارات " لويل " وعميل تحقيق الجيش " كارتر
    Eski KGB ajanı. Open Subtitles وعميل سابق للمخابرات السوفيتية
    Bu adam Şirket'in eğitimli ajanı. Open Subtitles الرجل قاتل متدرّب وعميل لـ"الشركة"
    Hukuk mezunu, FBI ajanı. Open Subtitles ، شهادة حقوق . وعميل فيدرالي
    İlk parçası eski bir Dayanak ajanındaydı ve ikinci parçası eski bir Yüzük ajanı Renny Deutch'ta. Open Subtitles عميل (فولكرام) سابق كان لديه القطعة الأولى. وعميل سابق بمُنظمة (الرينغ)، (ريني دويتش)، لديه القطعة الثانية.
    Aslında o ve bir başka ajan Güney Amerika'ya gitmiş uzaylı düşmanları tutuklamak için. Open Subtitles لقد ذهب هو وعميل آخر الي جنوب امريكا للقبض علي فضائي معادٍ
    Hayatım, bunlar ajan Sawicki ve Clarkson. Open Subtitles عزيزتي ، أقدم لكِ عميل "كلاركسن" وعميل "ساويكي".
    Ve ajan Jenkins, üste karşı asilikten seninle görüşeceğiz. Open Subtitles " وعميل " جينكينز سوف أطيح بك بتهمة التوجيه الخاطئ
    Bauer, Chloe O'Brian ve Cole Ortiz adında bir saha ajanıyla birlikte çalışıyormuş. Open Subtitles كان (باور) يعمل مع (كلوي أوبراين) وعميل ميداني يُدعى (كول أورتيز)

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more