Ve sonra aralarında kaldım ve kontrolümü kaybettim. Kontrolümü tamamen kaybettim. | Open Subtitles | وأنا تدخلت فى خضم الأمر، وفقدت السيطرة لقد فقدت السيطرة تماماً. |
Çok özür dilerim. Arabama yaban arısı girmişti. Arabanın kontrolünü kaybettim. | Open Subtitles | آسف, ولكن هناك عطب ما في السيارة وفقدت قدرة السيطرة عليها |
Korsan hapishanesinde sıkıştım kaldım, gemimi de kaybettim tayfamın sadâkatini de. | Open Subtitles | إني عالق في معزل قراصنة وفقدت كلاّ من سفينتي وولاء طاقمي |
Küçükken annem trafik kazası geçirmişti. İki bacağını... - ...birden kaybetti. | Open Subtitles | حسناً، عندما كنتُ صغيراً، تعرّضت أمّي لحادث سيّارة وفقدت كلتا ساقيها |
Hiç arkadaşın yok, ayrıca ailenle de görüşmüyorsun ve bu dünya da senin için önemli olan tek kadını da kaybettin. | Open Subtitles | انت عديم الاصدقاء, تكلم عائلتك بالكاد وفقدت للتو المرأة الوحيدة التي تعني لك شئياً في الحياة |
Birileri aç gözlü koca ağzını açtı ve oğlumu kaybettim. | Open Subtitles | فتح شخص ما الفم الكبير الجشع وفقدت ابني في ذلك. |
Çok sevdiğim bir arkadaşımı genç yaşında AIDS yüzünden kaybettim. | TED | وفقدت صديقًا عزيزًا في سن صغيرة بسبب الإيدز. |
Evine hoş geldin evlat. İki lamba kırdım ve tüm mektuplarını kaybettim. | Open Subtitles | مرحباً بعودتكم ياولدي، لقد كسرت مصباحين وفقدت كل بريدكم |
Diğerini ise, işimle çok meşgul olduğum için kaybettim. | Open Subtitles | وفقدت الآخرى لأني أنشغلت كثيراً بالحفاظ على عملي. |
Taksim parçalandı. İşimi kaybettim. Saldırıya uğradım. | Open Subtitles | لقد حطّمت سيارة الأجرة فقط وفقدت عملي وأصبحت غبي |
Taksim parçalandı. İşimi kaybettim. Saldırıya uğradım. | Open Subtitles | لقد حطّمت سيارة الأجرة فقط وفقدت عملي وأصبحت غبي |
Onlar için 250 milyar yatırdım ve iki saatte 220'sini kaybettim. | Open Subtitles | إستثمرتُ لهم 250 بليون وفقدت 220 في ساعتين |
ama benim kadar sevmiş olamazsın böyle bir aşka düşmüş olamazsın ben aklımı uykularımı kaybettim aşkım uğruna insanlar hiç anlamadılar niye ama hepsi gerçekti gerçek bir aşktı gerçekler kontrolü ele aldı ve sonra... aşkta kalbin kontrolü mümkün olmadı dostum bende kontrolsüz düştüm bu aşka | Open Subtitles | كل اصدقائي هنا لاتقعوا في الحب هنا فقد وقعت فيه من قبل وفقدت عقلي |
Maalesef, ben yaklaştıkça, adam daha iri gözükmeye başladı, ben de cesaretimi kaybettim. | Open Subtitles | لسوء الحظ، كلّما اقتربت وجدته أكثر ضخامة وفقدت جرأتي |
Belki de tahliyeden sonra dosdoğru buraya geldi ve arabanın kontrolünü kaybetti. | Open Subtitles | ربّما كانت تقود مسرعة هنا بعد عملية الإخلاء، وفقدت السيطرة على السيارة؟ |
Fakat tifüs salgını çıkınca anne ve babası hayatını kaybetti. | Open Subtitles | ولكن, كان هناك وباء التيفود وفقدت وقتها اباها و امها |
Bankalar battı, uluslararası piyasalar değerlerinin yarısına yakınını kaybetti, milyonlarca insanın evine haciz konuldu. | TED | انهارت البنوك، وفقدت أسواق الأسهم العالمية تقريباً نصف قيمتها، فقد ملايين الناس بيوتهم بسبب حبس الرهن. |
Ağır ilaç verdim. Çok kan kaybettin. | Open Subtitles | حاول ألا تتكلم ، أنت مجروح بشدة وفقدت الكثير من الدماء |
Hastalığımın ilerlemesiyle görme yeteneğimi tamamen yitirdim ve bu nedenle hem bu grafiği görme, hem de fizik araştırmalarımı sürdürme fırsatını kaybetmiştim. | TED | لقد فقدت بصري تماما بسبب مرض ممتد، وفقدت معه فرصة رؤية هذا الرسم البياني، وفرصة العمل على الفيزياء خاصتي. |
Ben de saklanmaya başladım ve onlarla olan bağlantım koptu. | Open Subtitles | ذهبت للاختباء وفقدت الاتصال مع أبنائي. |
Eğer aylarca bir at arabasıyla seyahat etmiş kocamı kaybetmiş ve tamamen yabancı biriyle evlenmişsem sana da katlanabilirim. | Open Subtitles | لذا وكما أرى أذا أستطعت العيش فى عربة متنقلة لمدة شهور وفقدت زوجى وتزوجت رجلا غريبا عنى |
Başta söylediği kelimelere öylesine takılmıştım ki, konuşmanın gerisini tamamen kaçırdım. | Open Subtitles | تعلقت فوق الكلمات القليلة التى قالها, وفقدت الهدف الرئيسى من المحاضرة كلياً. |
Siz bir koca ve baba kaybettiniz. Ben bir kardeş kaybettim. | Open Subtitles | لقد فقدتن زوجا وأباً وفقدت أنا أخاً. |