"وفكرة" - Translation from Arabic to Turkish

    • düşüncesi
        
    • fikri
        
    • fikir
        
    Çocuklarım benim için en değerli şey ve onları yüzüstü bırakıyor olmam düşüncesi kabul edilemez. TED أطفالي هم أغلى ما عندي، وفكرة أني ربما أهملهم بأي شكل من الأشكال هي فكرة لا تطاق.
    Kafam ve kalbim birbiriyle çelişiyordu ve idam cezası düşüncesi beni hasta ediyordu. TED وكان عقلي وقلبي في صراع، وفكرة تمرير عقوبة الاعدام أشعرتني بالغثيان
    Onlarla olamamak ve her gün görememek düşüncesi, havasız kalmam gibi bir şey. Open Subtitles وفكرة أننى لا أستطيع رؤيتهم والبقاء معهم يومياً أمر أشبه بمنعى عن تنفس الهواء
    Yakında gezegendeki insanların çoğu bir taneye sahip olacak ve herkesi hem bilgiye, hem de birbirine bağlama fikri devam edecek. TED قريبا الغالبية العظمى من الناس على هذا الكوكب سيكون لديه واحد، وفكرة ربط الجميع إلى كل من المعرفة وبعضهم البعض ستستمر.
    Sadece bunlar değil, aynı zamanda demokrasi, parlamento, temsiliyet fikri, eşit vatandaşlık fikri. TED وحتى ايضاً ديموقراطيتها و انظمتها البرلمانية وفكرة التمثيل الشعبي وفكرة المواطنة المتساوية
    Ve bu noktada topluluktan yeni bir fikir çıktı. Daha basit kendi ayakları üzerinde duran bir fikir. TED وفكرة جديدة ظهرت من المجتمع، فكرة كانت جداً خفيفة.
    Buralara gelmek için çok çalıştım, daha doğrusu çok çalıştık ve bu emeklerin bir sigorta muayenesine bağlı olduğu düşüncesi bana pek adil gelmiyor. Open Subtitles لقد كنا نعمل بجد للوصول لهذه المرحلة.. وفكرة أن هذا كله يتوقف على بوليصة تأمين.. حسنًأ، أعني أن هذا لا يبدو عدلًا
    Onda kendimi buluyorum şimdiyse onu kaybedeceğim düşüncesi kendimi sorgulamama sebep oluyor. Open Subtitles هكذاأعرّفنفسي، وفكرة خسارته يجعلي أشكك بمن أكون.
    - Ve tüm devrim düşüncesi ortadan kalkacak. Open Subtitles وفكرة الثوره كلها سوف تكون فقدت مصداقيتها
    Ve o insanların bugün mutlu olabileceği düşüncesi beni çok ama çok sinirlendiriyor. Open Subtitles وفكرة أن هؤلاء الناس قد يصبحون سعداء اليوم تجعلني غاضب بشدة
    Şimdiki gibi o zaman da mükemmel olmayan demokrasinin ilk işaretleri ve sıradan vatandaşların belli haklara sahip olması gerektiği düşüncesi bu dönemde ve burada ortaya çıktı. Open Subtitles التلميحات الأولى للديمقراطية والتي لم تكن مثالية كما هو الحال الأن وفكرة أن المواطن العادي ربما يملك حقوقاً معينة
    Zavallı yaralı bedene doğru inen kırbaç düşüncesi midemi bulandırıp bacaklarımı titretti. Open Subtitles وفكرة السوط ينزل على ذلك الجلد الخام البائس جعل معدتي تضطرب وساقاي ترتجف
    Onlarla konuşacak olma düşüncesi ve onları ikna etme düşüncesi... Open Subtitles .. فكرة التحدث إليهم .. وفكرة محاولة إقناعهم
    Yanımda oturan kişide o mikropların olduğu düşüncesi. Open Subtitles وفكرة أني أجلس إلى جانب شخص يحمل تلك الجراثيم
    Biri özümseme düşüncesi, diğeri ise zekâ anlayışı. TED وهذه هي فكرة الإتقان وفكرة النبوغ.
    O geldiğinden beri... ölüm düşüncesi... beni daha az rahatsız ediyor. Open Subtitles منذ مجيئه... وفكرة الموت... أصبحت أسهل كثيراً علي
    Gerçeğin farklı fikirlerin çatışmasından doğduğu fikri ve empatinin duygusal kası, demokratik vatandaşlığın gerekli araçlarıdır. TED وفكرة أن الحقيقة تنبع من تضارب أفكار مختلفة، والقوة الوجدانية للتعاطف، هي الأدوات الضرورية للمواطنة الديمقراطية.
    Hepimizin yeniden dirilip yaşayabileceği fikri ise oldukça yaygın bir inanış, yalnızca Hristiyanlarda değil, Yahudiler ve Müslümanlarda da. TED وفكرة أننا جميعًا سنبعث إلى الحياة مرة أخرى. هو إعتقاد تقليدي ليس فقط للمسيحين لكن أيضًا للمسلمين واليهود.
    Hayvandan ibaret olduğumuz fikri gerçekten sarsıcı olabilir çünkü bu bize bir nevi kendi fâniliğimizi hatırlatabilir. TED وفكرة أننا مجرد حيوانات يمكن أن تكون مُقلقة حقًا، لأنها يُمكن أن تكون بمثابة تذكير بأننا فانون.
    5. sınıftaki 30 çocukla ilgili tüm fikir, hepsi aynı şeyi aynı anda öğreniyor, bu açıkça geçmişten gelen bir başarısızlık. TED وفكرة وجود 30 طفل في الصف الخامس، يتعلمون نفس الأشياء في نفس الوقت، أنّت تعلم، بوضوج يوجد رفض مهنّي.
    Ve daha birçok değişik fikir; sadece mimari yapılarla ilgili değil, aynı zamanda idari konularla, ve kompleks ağlar aracılığıyla cemiyetler oluşturmak ile ilgili. TED والعديد من الأفكار الأخرى التي لم تقتصر على المباني المعمارية ولكن أيضا اشتملت على الأمور المتعلقة بالإدارة وفكرة تكوين مجتمعات من خلال شبكات معقدة.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more