"وقت متأخر من الليلة" - Translation from Arabic to Turkish

    • gece
        
    Öylece gitmiş mi? Dün gece eski Model T'ye atlamış ve gitmiş. Open Subtitles - لقد راودتها تلك الفكرة في وقت متأخر من الليلة السابقة -
    Dün gece S.R. 819 kurul tarafından geri çekildi. Open Subtitles إس. آر 819 سحب من قبل لجنة في وقت متأخر من الليلة الماضية.
    Dün gece geç saatlerde acil yardım çağrısı aldık. Open Subtitles في وقت متأخر من الليلة الماضية أستلمنا نداء أستغاثة
    İran'ın nükleer silah programları hakkında yakın bilgisi olan bir fizikçi, geçen gece ABD'ye göç etti. Open Subtitles فيزيائى إيرانى ذى معرفة وثيقة ببرنامج الأسلحة النووية لديهم لجأ إلى الولايات المتحدة في وقت متأخر من الليلة الماضية
    gece geç saatte olmalı. Open Subtitles لابد أنه كان فى وقت متأخر من الليلة الماضية
    Dün gece öldürülmüş. Open Subtitles على ما يبدو أنها قتلت في وقت متأخر من الليلة الماضية.
    Dün gece limanda dışarı çıktı. Open Subtitles في الميناء في وقت متأخر من الليلة الماضية
    Bu gece geç saatte kuzeye varmış oluruz. Open Subtitles نحن سوف نصل للشمال في وقت متأخر من الليلة
    Dün gece geç saatlerde yapılan bir baskınla devlet muhafazası altına alındı. Open Subtitles في وقت متأخر من الليلة الماضية عبر مداهمة قوية في منتصف الليل واضعته في رعاية الولاية.
    Burada yazana göre Samantha dün gece geç saatlerde kendisini bulan arkadaşlarıyla yemek yemiş. Open Subtitles يقول هنا أنه في وقت متأخر من الليلة الماضية حظت سامنثا بعشاء مع نفس الصديقتان
    Geleceğini bilseydim dün gece ofiste o kadar geçe kalmazdım. Open Subtitles لم أكُن لأبقى حتى وقت متأخر من الليلة الماضيَة فالمكتب لو علمت أنكِ ستكونين هُنا.
    Hayır, dün gece geç bir saatte aradı. Open Subtitles لا، دعاني في وقت متأخر من الليلة الماضية أنا...
    Efendim, gözcülerimiz dün gece Shimoda Köyünden geçen bir grup tuhaf adam görmüşler. Open Subtitles سيّدي، رجلي رأى مجموعة غريبة من الرجال يهربون نحو قرية "شيمودا" في وقت متأخر من الليلة الماضية.
    Biliyor musunuz... onunla oynamaktan, bütün gece uyuyamadım. Open Subtitles وبقيت حتى وقت متأخر من الليلة الماضية. لم أنا مع لعبة في غرفتي .
    Dün gece eve geç döndün. Open Subtitles أهلاً - أهلاً - وصلت إلى البيت في وقت متأخر من الليلة الماضية
    Moreno, dün gece geç saatteki bir uçuşta Diego Silva, ismini kullanmış. Open Subtitles "مورينو" سافر في وقت متأخر من الليلة الماضية.. باسم "دييغو سيلفا".
    DÜN gece GEÇ SAATLER Open Subtitles "في وقت متأخر من الليلة الماضية"
    Roboworld yönetimi çare arayışını bitirmişe benziyor. güç hattı ana sistemindeki kaza dün gece geç saatlerde meydana gelmiş. Open Subtitles ومسؤولين (عالم الروبوتات) بدأوا العمل في الإصلاحات و وفقاً لمصادر حكومية ، إن المحطة قد تعطلت في وقت متأخر من الليلة الماضية

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more