"وقلت لي" - Translation from Arabic to Turkish

    • Bana
        
    • söylemiştin
        
    • dedin
        
    • söyledin
        
    Bana ne dediğini hatırlıyor musun? Eğer bir barbar gibi davranırsan, sen de bir barbar olursun. Open Subtitles وقلت لي اذا تصرفت كالهمج سوف تصبح همجيا مثلهم
    Bu yüzden sana geldim. Bana polis olmak isteyip istemediğimi sormuştun. Open Subtitles تتذكر , لقد أتيت لي وقلت لي هل تريد أن تصبح شرطي ؟
    Ve pantolonunu indirdin, "Bunu Bana enjekte etmelisin." der gibiydin. Open Subtitles : وقمت بإنزال بنطالك وقلت لي "يجب أن تحقنني بهذه"
    Evet ayrıca sözde bunun bir tatil olduğunu söylemiştin. Open Subtitles نعم، وقلت لي أن هذه عطلة حسناً، ستكون كذلك بعد الجلسة
    Bana mucizeleri kovalamayı bırakıp eve gidip hâlâ hayattayken çocuklarımla vakit geçirmemi söylemiştin. Open Subtitles وقلت لي أن ينبغي أن أتوقف عن مطاردة المعجزات ويجب عليا العوده للمنزل ومحاولة اسعاد أولادى في حين انهم ما زالوا هنا؟
    Bana imzalamayacağını, fermanın yanlış olduğunu söylemiştin. Open Subtitles بعد أن قلت لي أنك لن توقع؟ وقلت لي أعرف أن الفتوى خاطئة
    Sen yok dedin, beni kollarına aldın ve yalnızca özel olduğumu söyledin. Open Subtitles وقلتي لي إن هذا غير صحيح وحضنتيني وقلت لي إنني مميز وحسب
    Bana faturaları halka açıklamamızı teklif ettin. Open Subtitles اتيت لي وقلت لي ان الايصالات مخزية ويجب ان يطلع عليها الناس
    Ama Bana neden ufak bir trafik kazası dediniz? Open Subtitles ولكن لماذا كذبت وقلت لي بأنها كانت مجرد حادثة سيارة ؟
    Bana numaranı vermiştin ve seni aramamı istemiştin. Open Subtitles اوه , اعطيتني رقمك , وقلت لي بان اتصل بك
    Sonra kendini kötü hissedip bir gün Bana bunu ödeyeceğini söylemiştin. Open Subtitles بعد ان ضربتني بالحذاء؟ وبعدها شعرت بالسوء وقلت لي أنك ستعوضني ذلك يوماً ما
    Denemeler sırasında birlikte çatıda dururken... Bana neler yapabildiğini görebilmekten korktuğunu söylemiştin. Open Subtitles وقفنا على سطح معا أثناء المحاكمات وقلت لي أنك تخشين رؤية ما أنت قادرة عليه حقا
    Telefonda bir sürprizin olduğunu söylemiştin. Open Subtitles ماهي المفاجأة إذاًً ! فقد اتصلت وقلت لي إن لديك مفاجأة
    Gitmeden önce yatakta oturuyordun ve Bana bir şey söylemiştin, "Seni bırakıyorum"? Open Subtitles هل كنت تتذكرين قبل رحيلك كنا في غرقة النوم وقلت لي: "قررت أن أتركك"؟
    Beş yıl önce Maddox emekli olduğunda, orada oturup Bana asla ama asla şeriflik için adaylığını koymayacağını söylemiştin. Open Subtitles تعلم أنك جلست هناك منذ خمس سنوات حين تقاعد (مادوكس) وقلت لي أنك من المستحيل أن تترشح لمنصب المأمور
    Arada büyük bir ağaç vardı. Ve sen bir santim bile kıpırdama dedin. Open Subtitles هذه الشجرة كبيرة في الطريق وقلت لي لا تتحركي شبر واحد
    Gözlerimin içine baktın ve başka hiçbir şeyin olmadığını... bununla sınırlı olduğunu söyledin. Seninle neler neler yaşadım, Nathan. Open Subtitles لقد نظرت في عينيّ وقلت لي بأنه ليس هنالك شئ آخر

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more