bir çok şey yaptık, uzaktan kumandalı uçaklar vb. | TED | وقمنا بعمل الكثير من الأشياء ، طائرات صغيرة بدون طيار والعديد. |
Sağlık ve ülke çapındaki körlük hakkında bir anket yaptık, bu anket ilk defa yapılmıştı ve biz şaşırtıcı sonuçlara ulaştık. | TED | وقمنا بعمل أول إستطلاع من نوعه في نيبال من أجل الصحة، وأول إستطلاع على مستوى دولة من نوعه، وحصلنا على نتائج مذهلة. |
Onu dinledik, talebi üzerine değişiklikler yaptık. | Open Subtitles | ولقد أنصتنا، وقمنا بعمل تغييرات على طلبها |
Ve bir Silah Ateşleme Kalıntısı testi yaptık. | Open Subtitles | من خزنه مسدسه. وقمنا بعمل فحص أثار البارود. |
Citi logosunun nasıl anlamlı olduğunu ve nasıl şemsiyeden üretildiğini gösteren aptalca sunumlar yaptık ve bunların animasyonlarını yaptık ve bir ileri bir geri geldik. | TED | قمنا بعمل عروض بلهاء نبين فيه كيف أن شعار سيتي بنك كان ذا مغزى وكيف كانت فكرته منبثقة من مظلة وقمنا بعمل صور متحركة لهذا التصميم وكنا نحرز تقدما وتراجعا مرات عديدة |
Bunu başardık. Böylece birkaç yıl önce Backyard Brains adında bir şirket kurduk ve KY (kendin yap) sinirbilimmalzemeleri yaptık ve bu akşam buraya birkaç tane getirdim. Burada biraz tanıtım yapmak istiyorum. | TED | وقبل بضع سنوات، بدأنا شركة تدعى "باكيارد برينز" وقمنا بعمل معدات الأعصاب التي أحضرت جزءاً منها هنا ، وأريد أن أقوم ببعض العروض لكم . |
Birkaç sene önce, Müslüman-Amerikan komedyenler ile toplandık -- şiddetsiz bir şekilde -- (Gülüşmeler) Ülkeyi gezdik, Alabama, Arizona Tennessee, Georgia gibi yerler-- Müslümanları seven yerler-- ve stand-up gösterileri yaptık. | TED | قبل عدة سنوات، جمعتُ مجموعة من الممثلين الهزليين الأمريكيين المسلمين بطريقة سلمية -- (ضحك) وتجولنا في جميع أنحاء البلاد إلى أماكن مثل ألاباما وأريزونا وتينسي وجورجيا -- أماكن حيث يحبون المسلمين وقمنا بعمل عروض ارتجالية. |