"وقّعت" - Translation from Arabic to Turkish

    • imzaladım
        
    • imzaladı
        
    • imzalanmış
        
    • imza
        
    • imzalamış
        
    • imzalarsam
        
    • imzalamışsın
        
    • anlaşma
        
    • imzaladığını
        
    • imzalarsanız
        
    • imzalamışsınız
        
    Bakış açılarından söz açılmışken, babamın doğum günü tebrik kartını imzaladım. Open Subtitles بالحديث عن وجهات النظر، لقد وقّعت بطاقة والدي
    Peki, bir ay önce, büyük bir ayakkabı şirketiyle büyük bir mukavele imzaladım. Open Subtitles حسناً، منذ شهر وقّعت عقداً كبيراً مع شركة أحذية مهمة
    Mahkeme, iki tane karar imzaladı toplam 60 gün dinleme için. Open Subtitles وقّعت المحكمة الطوافة على أمرين لـ 60 يوماً من المراقبة الهاتفية
    Tüm Yankees organizasyonu tarafından imzalanmış mı? Open Subtitles وقّعت من قِبل كامل منظّمة "اليانكي"
    Satıcının sahiplik beyanındaki imza "Karen Flox"a ait. Open Subtitles الشهادة الخطية للبائع وقّعت باسم كارين فولكس
    Ve kendisi, Bay Donatello'yu geçici vasi atayan anlaşmayı imzalamış bulunmakta. Open Subtitles وقد وقّعت على طلب منح رعاية مؤقتة للسيد دوناتيللو.
    Pike onu imzalarsam rozetimi geri alabileceğimi söyledi. Open Subtitles قال (بايك) إنّي إذا وقّعت عليها فسأعود للعمل.
    Özür diliyorsun demek. Ölüm fermanını ellerinle imzalamışsın ve tek söyleyeceğin bu mu? Open Subtitles لقد وقّعت على أمر إعدامه، وهذا كلّ ما لديك لقوله؟
    İmzaladım çünkü hiç gerçekleşmeyeceğini düşünmüştüm. Open Subtitles انتظر،أنا وقّعت فقط لأنّني اعتقدت أن هذا لن يحصل أبدا
    Durumum biraz karışık. Gizlilik anlaşması imzaladım. Open Subtitles إني في موقف صعب للغاية، وقّعت على اتفاقية سرّية.
    Daha yeni 80 milyon dolarlık anlaşma imzaladım! Open Subtitles لقد وقّعت على عقد بقيمة 80 مليون دولار يا إبن العم
    Burası benim dairem. Sözleşmeyi ben imzaladım. Open Subtitles هذه شقّتى ،لقد وقّعت عقد الإيجار
    Bu sabah 100? den fazla çek imzaladım. Open Subtitles وقّعت أكثر من مائة صكاً هذا الصباح.
    İspanya Kralı ile bir evlilik anlaşması imzaladım ve bu çocuk bana itaat edecek, ya da bedeli ağır olacak! Open Subtitles لقد وقّعت على إتفاقية زواج معملكإسبانيا... و الولد لا يطيعني، وإلا سيدفع الثمن
    Almanya 28 Haziran 1919'da Versay'daki Hall of Mirrors'da anlaşmayı imzaladı. Open Subtitles وقّعت ألمانيا في 28 يونيو 1919 "في قاعة المرايا في "فيرساي
    Daha siz "Teksas'ın kara altını" demeden Afganistan, komşularıyla Hazar Denizi'nden doğal gaz taşıma anlaşmasını imzaladı. Open Subtitles أسرع من قولك شاى تكساس الذهب الأسود، وقّعت أفغانستان إتفاقية مع البلاد المجاورة لها
    Anna dün imzaladı, yani ben artık fakir bir adamım. Open Subtitles ،آنا وقّعت بالأمس لذا فقد أصبحت فقيراً الآن
    Ölüm emrin imzalanmış bulunmakta. Open Subtitles عقوبة موتنا قد وقّعت
    Onu sorgulamak üzere imza karşılığı 11 kere Open Subtitles لقد وقّعت بخروجه للاستجواب إحدى عشرة مرّة
    Sözleşmeleri imzalamış. İşi iptal et? Open Subtitles أنّها وقّعت الاوراق، ألغى العمليّة
    Eğer bunu imzalarsam seni Zairon'a geri götürüp halkın önünde infaz edecekler. Düşünmek için 1 günün var. Open Subtitles لو أني وقّعت هذا الأمر، سيُعيدونك إلى (زايرون) للإعدام العامّ.
    - Organ bağış kartı imzalamışsın. - Hayır, yapmadım. Ben imza atmam ki. Open Subtitles لقد وقّعت على ورقة التطوع بالأعضاء - كلّا, لم أفعل ذلك, أنا لا أوقِّع على أي شيء -
    Eğer önceden yapılmış bir anlaşma varsa, elim kolum bağlanıyor. Open Subtitles إنّ سبق و وقّعت عقوداً، فهكذا سأكون مكتوف اليدان.
    Ama gizlilik sözleşmesi imzaladığını ve rakip teklifte parmağının olduğu öğrenilirse seni mahkeme verebileceklerini hatta çok kızarlarsa hapse bile attırabileceklerini söylediler. Open Subtitles لكنهم قالوا أنك وقّعت على منع إفشاء، ولو علم أي شخص أنك كنت متورطًا في مزايدة تنافسية،
    Dahası bu kontratı imzalarsanız size öldüğünüzü de hatırlatmıyoruz. Open Subtitles وأكثرمنهذا,سنجعلكتنسى أنّك قدمتّ... وأنّك وقّعت العقد
    Kocanızın bedeninin yakılması için evrak imzalamışsınız ancak bu işlem uygulanmamış. Open Subtitles وقّعت الشكل أن يكون عنده جسم زوجك حرق... لكنّه يظهر هو ما حدث.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more