Araba sürüyordum ve pencereden baktığımda... atıyla arabanın yanı sıra gelen bir adam vardı. | Open Subtitles | كان ذلك أغرب شيء كنت أقود سيارتي ونظرت من النافذة وكان هناك رجل يركب الحصان إلى جانب السيارة |
Orda silindir şapka giymiş, gösteri lideri olan bir adam vardı. | Open Subtitles | وكان هناك رجل يرتدي ما يشبه قبعة عالية ، كان يبدو كمدير العرض |
Evet, bir de maske takan maskeli adam vardı. | Open Subtitles | نعم ، وكان هناك رجل مع القناع الذي إرتدى قناع |
Sarılı bir adam vardı ve birdenbire kendimi sokakta buldum. | Open Subtitles | وكان هناك رجل يرتدي أصفر وبعدها أصبحت في الشارع |
Bizim köyde Bebek Boksörü Fabio diye bir adam vardı, düşün. | Open Subtitles | وكان هناك رجل في قريتي يدعى فابيو ناخس الاطفال |
Bahçede aylak aylak gezen bir adam vardı. | Open Subtitles | وكان هناك رجل يتجوّل على الأرض |
Duvarların içinde de bir adam vardı, beti benzi atmıştı. | Open Subtitles | وكان هناك رجل في الحائط كان شحب اللون |
Bahçede aylak aylak gezen bir adam vardı. | Open Subtitles | وكان هناك رجل يتجوّل على الأرض |
Ve ezilenlerin kazanacağına inanan tek adam vardı. | Open Subtitles | وكان هناك رجل واحد الذي آمن بالمستضعف. |
...ve iri bir adam vardı orada, bir polis. | Open Subtitles | وكان هناك رجل كبير، شرطي |
Benimle sevişen bir adam vardı. | Open Subtitles | وكان هناك رجل يمارس الحب معي. |
Teknede bir adam vardı. | Open Subtitles | وكان هناك رجل على متن القارب |
Ve odada bir adam vardı. | Open Subtitles | وكان هناك رجل بالغرفة |