Biz birşey denedik ve bir parça ipeğe bir mesaj yazdık. Tam burada. Mesaj da şurada. | TED | وبالتالي حاولنا أمرا، وكتبنا رسالة على قطعة من الحرير، والتي توجد هنا، والرسالة هناك. |
Ve robotun elindeki tutacak bölümüne bir kamera koyup özel komutlar ve yazılımlar yazdık ki dünyanın heryerinden insanlar içeri girebilsin ve ekrana tıklayarak robotu hareket ettirebilsin ve bahçeyi ziyaret edebilsin. | TED | وقد وضعنا كاميرا في ممسك يده الروبوت، وكتبنا بعض البرامج النّصية الخاصة وبرمجيّات حتّى يتمكّن أيّ شخص في العالم أن يدخل وعن طريق النّقر على الشاشة يمكنهم تحريك الرّوبوت و زيارة الحديقة. |
Arkadaşım Melissa ve ben oturduk ve birkaç arkadaşa ve meslektaşa gönderdiğimiz bir e-posta yazdık. | TED | لذلك جلست مع صديقتي ميليسا وكتبنا رسالة إلكترونية أرسلناها لعدة أصدقاء وزملاء في العمل. |
Onlara mektup yazdık, kutulara koyduk ve hediyeleri elimizle teslim etmek ve samimi aktivizm gerçekleştirerek onlarla tartışabilmek için yıllık genel kurula gittik. | TED | وكتبنا إليهم الخطابات ووضعناها في الصناديق، وذهبنا إلى الجمعية العمومية السنوية لتسليم الهدايا وتحقيق هذا النوع من النشاطات العاطفية حيث أجرينا مناقشات معهم. |
Ve ülke liderlerine, konsoloslara, Nobel Barış ödülü alanlara, STKlara, çeşitli organizasyonlara-- tam anlamıyla herkese yazdık. | TED | وكتبنا لرؤساء الدول وسفرائهم وللحائزين على جائزة نوبل للسلام وللمنظمات غير الحكومية، وللعقائد وللعديد من المنظمات المختلفة ,حرفيا, كتبنا للجميع |
Bir manifesto yazdık ve adını "The Leap (Sıçrayış)" koyduk. | TED | وكتبنا بيانًا أسميناه "ذا ليب". |
(Kahkahalar) O dönem iki roman okuyup iki de kitap incelemesi yazdık. | TED | (ضحك) قرأنا روايتين وكتبنا تقرِيرَينِ عن كتابين خلال ذلك الفصل. |
Bazı üyelerimizin mahvolmasına neden olan bir web günlüğü bile yazdık, ne yazık ki, Donald Trump'ın bile başkan olarak konuşma özgürlüğüne sahip olduğu gerçeğinden bahsetsek bile, yürüyüşlerinde veya mitinglerinde şiddete teşvik etmesi konusunda onu sorumlu tutmak için gösterilen bir efor, anayasaya ve Amerika'ya aykırıdır. | TED | وكتبنا مدونة أيضًا والتي كادت أن تضرم النار بين بعض أعضائنا. للأسف، عندما تحدثنا عن حقيقة حتّى دونالد ترامب لديه حقوق حرية التعبير كرئيس، وجهدًا لجعله يتحمل مسئولية التحريض على العنف في مسيراته وتجمعاته غير الدستورية وغير الأمريكية. |
Dünya'nın tamamını bilimsel bir anlamda tek bir varlık olarak düşünüp düşünemeyeceğimiz üzerine yani Gaia Hipotezi üzerine pek çok şey yazdık, ve sonra, bunun da ötesinde, nükleer savaşın çevresel sonuçları üzerine çalıştım. | TED | وكتبنا الكثير عن فرضيات "غايا" -- والتي تفترض أنه يجب النظر إلى الأرض و الكائنات كوحدةٍ متكاملة مع بعضها لإيجاد تفسيرٍ منطقي و علمي لها ، ومن ثم ، وكتكملة لتلك الدراسات ، عملت في أبحاث الأضرار البيئية الناتجة عن حروب نووية. |
Ve birlikte bir şarkı yazdık! | Open Subtitles | وكتبنا أغنية معا! |