"وكلّ ما" - Translation from Arabic to Turkish

    • tek şey
        
    • ve tek
        
    • yapabildiğim
        
    Senin yaptığın tek şey problem çıkarmak. Ve ödevini yapmayı hiç istemiyorsun. Open Subtitles وكلّ ما تفعله أنت أنك تثير المتاعب ولا تريد عمل واجبك المدرسي أبداً
    Birimden arkadaşları ile içmeye gittiği zamanlarda duyduğu tek şey sensin. Open Subtitles ذهب ليسهر مع بعض من أصدقائه القدامى من فرقة مكافحة الإحتيال.. وكلّ ما يسمعه هو أنت.
    Babası hasta, hem de çok hasta ve umursadığı tek şey para. Open Subtitles والده مريض إنّه مريضٌ حقاً، وكلّ ما يهمّه هو المال
    Ve hepimizin ondan öcümüzü almak için yapabileceğimiz tek şey, elimizden gelen en iyi şovu hazırlamak ve herkesin birbirine düşmesi, ya da bana, zevkini yaşatmamaktır. Open Subtitles وكلّ ما يسعنا فعله لنرد الطّعنة، هو القيام بأفضل برنامج ممكن، وعدم منحه الإبتهاج
    Haftalardır sümüğünü silip kıçını kolluyorum ve tek yaptığın beni kullanmak. Open Subtitles لقد مضت عليّ أسابيع وأنا أمسح مخاطك وأحميك وكلّ ما تفعله هو أن تسيء إليّ
    Yeni bir ev aldım, biriyle nişanlandım, ama tek yapabildiğim seni düşünmek. Open Subtitles أعني،منزلي الجديد، مع خطيبي الجديد، وكلّ ما أستطيع التفكير فيه هو أنتَ
    Halkımın cesetleri gitmişti ve geriye kalan tek şey bir hayaletler köyüydü. Open Subtitles جُثث قومي أختفت، وكلّ ما تبقى كان قرية من الأشباح
    Az önce toplu bir mezar gördüm ve aklımdaki tek şey hayali bir bebek. Open Subtitles لقد رأيت للتو قبر جماعي وكلّ ما أفكر به طفلة خيالية
    Biliyorum ama iki hafta oldu elimize geçen tek şey Başlıklı'dan senin ona tapındığın kadar nefret eden polisin fotoğraflarını çekmek. Open Subtitles أعلم، لقد مرّ إسبوعين، وكلّ ما فعلناه هو إلتقاط الصور للضابط الذي يكرهه بقدر ما تحبه أنت.
    Benim de yapmam gereken tek şey... anneme ve babama resim hakkında hiçbirşey söylememek mi? Open Subtitles وكلّ ما عليّ فعله هو ألاّ أقول شيئا عن لوحةٍ ما لأمّي وأبي؟
    Gerçekten mi? Ben birini öldürdüm ve sizin umrunuzda olan tek şey minibüs mü? Open Subtitles لقد قتلتُ شخصاً، وكلّ ما يهمّكم مُجرّد شاحنة؟
    Becerebildiğim tek şey hançeri suistimal edip senden, tek gerçek aşkımdan faydalanmaktı. Open Subtitles وكلّ ما نجحت به كان إساءة استخدام الخنجر... واستغلالك يا حبّي الحقيقيّ
    Emin olduğum tek şey, yaptığım her şeyin yaşadığım her şeyin beni buraya, bu ana getirdiği. Open Subtitles الشيء الوحيد الذي أدريه يقينًا هو أن كلّ ما فعلتُه وكلّ ما جرى صار بي إلى هنا، لهذه اللّحظة.
    Yaptığın tek şey başımı ağrıtmak. Open Subtitles وكلّ ما تفعلينه ليس إلّا التسبّب بصداع لي
    Ve hatırladığı tek şey kiraz ağaçları çiçek açıyormuş. Open Subtitles وكلّ ما تتذكّره هو أشجار الكرز المزهرة
    "Eve dönüş yolu uzun" "Ve benim görebildiğim tek şey karanlık" Open Subtitles "إنّها طريق طويلة حتّى الديار وكلّ ما آراه هو الظلمة"
    Ve onu bulduktan sonra da düşündüğüm tek şey benim için ne kadar yanlış biri olduğu. Open Subtitles وبعدها استرجعتُه، وكلّ ما يمكنني التفكير فيه... مدى عدم ملائمة هذا الرجل لي، أتعلم؟
    Altı aydan daha kısa süre içinde O'nun beyin takımına girdin Tanrı bilir neden ve yapman gereken tek şey sadık kalmaktı. Open Subtitles لا يعلم السبب إلاّ الله، وكلّ ما كان عليكِ فعله هو أن تظلّي وفيّة!
    Medya derhal olay yerinden uzaklaştırıldı ve tek öğrenebildiğimiz, cesedin av bıçağına benzer bir aletle bozulmuş olduğu. Open Subtitles مُنعت وسائل الإعلام عن مسرح الجريمة، وكلّ ما أخبرنا به هو أنّ الجثة قد وجدت وهي مشوهة بما قد يكون سكّين صيد.
    ve tek yapabildiğim şey, askerlerimi olabildiğince verimli kılmak. Open Subtitles وكلّ ما يمكنني عمله هو... شاهدبأنّهم المصنّع بشكل كفوء بقدر الإمكان.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more