Kim olduğunu, nerede yaşadığını ve nasıl göründüğünü. | Open Subtitles | أنا مجرد أريد أن أعرف من هي ، وأين تعيش وكيف تبدو |
Yani imajını, başkalarına nasıl göründüğünü önemsiyorsun. | Open Subtitles | أنت تهتم إذن بصورتك ، وكيف تبدو أمام الآخرين |
Sağlık dersinden çok bir şey hatırlamıyorum, ama bunu ve tedavi edilmemiş cinsel hastalıkların nasıl göründüğünü hatırlıyorum. | Open Subtitles | لاأتذكر الكثير من "فصل الصحّة"، لكنّي أتذكّر هذا، وكيف تبدو الأمراض التناسلية الغير قابلة للعلاج |
Yani işimiz çok önemli, ancak bu yalnızca, güvenliğin ve gücün kendileri için neye benzediğini tanımlamada kadının temsilciliğine inandığımız zaman olur. | TED | إذًا فهذا عمل قوي، لكنّه يحدث فقط حين نؤمن بقدرة النساء على تعريف كيف يبدو الأمان وكيف تبدو القوة بالنسبة إليهن. |
Tasarım hakkında size farklı bir bakış göstermek ve diğer her şeyin neye benzediğini anlatmak istedim. | TED | أقدم رؤية مختلفة عن التصميم وكيف تبدو كل الاشياء الأخرى. |
Ne giydiğimi anlatıyorum... nasıl göründüğünü. | Open Subtitles | أخبره ما الملابس التي أرتديها وكيف تبدو |