Kabul edilebilir ve edilemez kanıtlardan sorumluydunuz, öyle değil mi? | Open Subtitles | وكُنت مسؤولاًً عن الاهتمام بــ الأدلة المقبوله و المرفوضة ؟ |
Ama eskiden her Pazar onu izler ve onun gibi olmaya çalışırdım. | Open Subtitles | ولكنى اعتدت على رؤيته كل أحد فى التلفاز , وكُنت أحتذى بأسلوبه |
Anneni bir daha göremezdin ve boğazına kadar borcun, sefaletin içinde yüzüyor olurdun hâlâ. | Open Subtitles | لم تكن سترَ والدتكَ مُجدداً، وكُنت ستظل غارق لرأسكَ فى الديون والشقاء. |
Yani her şeyin anlayamadığım her şeyin nedeni senin bir casus olman ve benim bunu bilmememdi. | Open Subtitles | ..اذاً كُل شئ كُل شئ لم افهمه لأنكِ كنتِ جاسوسة وكُنت انا في الظلام |
ve sürekli yeni insanlara oradaki hayatta kalanlar hakkında sorular soruyordum. | Open Subtitles | وكُنت دائماً أسأل الأُناس الجُدد عن إذا كان لديهم أىأخبار عَن ناجيين |
Eşimden ayrıldım ve iki yatak odalı bir yere ihtiyacım vardı. | Open Subtitles | لقد إنفصلت عن زوجتي، وكُنت بحاجة لمكان به غرفتي للنوم. |
Bizim ve çocuğumuz hakkında olmasını istedim ve onun gülüşünü görmeye ihtiyacım vardı. | Open Subtitles | كُنت أريد أن تكون عنا، وعن طفلنا. وكُنت أريد أن أري إبتسامتها، |
Üç ay önce harika bir işim, güzel bir evim vardı ve karıma aşıktım. | Open Subtitles | منذ ثلاثة شهور كُنت أملك وظيفة رائعة وشقة رائعة، وكُنت أُحب زوجتي |
ve beni gördüğünde dönüşümün ortasındaydım. | Open Subtitles | وكُنت بوسط التحوُل عندما التفتِ ورايتَني |
Çünkü öğretmenimdi ve ölümüne çok üzülmüştüm. | Open Subtitles | لأنها كانت معلمتي، وكُنت منزعج بسبب موتها |
Um, ofisim boyanıyordu, ve öğrencilerle buluşmak için bir yere ihtiyacım vardı. | Open Subtitles | مكتبى كان يتم طلاؤه من جديد وكُنت أحتاج إلى مكتب لأجتمع فيه مع التلاميذ |
ve ben de tümörün bu yönünü kullanıp başarılı bir şekilde alınması mümkün olabilir mi diye, merak ediyordum. | Open Subtitles | وكُنت أتسائل لو كان يُمكنني إستخدام تلك الحقيقة لعزل ورم خبيث وتحسين فرص إزالته بنجاح |
Eğer bu senin çocuğun olsaydı, kaybolduğunu ve acı çektiğini bilseydin yardım etmek için her şeyi yapardın, değil mi? | Open Subtitles | حسناً, إذا كان هذا طفلك, وكُنت تعرف انه تائه ويتألم |
ve yalancının tekine asla oy vermem. | Open Subtitles | وكُنت لأحظى بوقت عصيب للغاية بأن أصوت لصالح كاذبة |
ve sen ve senin hayvanat bahçesi ekibin ekstra paraya hayır diyemiyorsunuz. | Open Subtitles | وكُنت أعرف بأنك أنت وطاقمك الحيواني لا يستطيعون مقاومة وحدات إضافية |
17 yaşındaydım ve kocama aşıktım. | Open Subtitles | كُنت في السابعة عشرة من عُمري وكُنت أحب زوجي |
Eğer bu senin çocuğun olsaydı, kaybolduğunu ve acı çektiğini bilseydin yardım etmek için her şeyi yapardın, değil mi? | Open Subtitles | حسناً, إذا كان هذا طفلك, وكُنت تعرف انه تائه ويتألم |
Hatırlıyor musun çocukken, yetişkinlerin her şeyi bildiğini, ve başkanın da dünyadaki en akıllı adam olduğunu sanırdın? | Open Subtitles | أتذكر عندمَا كُنت طفلاً، وكُنت تعتَقد بأن الكِبار يعرفون كل شيء، وكان الرئيس أذكى رجُل على هذا الكوكب؟ |
Çünkü yıllardır bunu planlıyordum ve işe karışmış olmasaydınız şimdiye başarmış olacaktım. | Open Subtitles | لإني كُنت أخطط لتلك العملية منذ عقود وكُنت سألوذ بالفرار منها أيضاً ، إذا لم تتدخلوا أنتم أيها الأطفال |
Bir başımayım ve bahçede güneşleniyorum. | Open Subtitles | وانا كُنت وحيّدة وكُنت اتشمسْ في الحديقة |