Bu insanların ortak yanı, her birinin farklı seviyelerde ve farklı nedenlerle kendilerini değiştirmiş olmalarıdır. | Open Subtitles | الشيء الذي يشتركون فيه هؤلاء الناس أنهم وبمرحلة معينة ولأسباب مختلفة قاموا بعمل تغييرات على أنفسهم |
Bak, sen benim kankamsın ve bariz nedenlerle ben kadınlara güvenmem. | Open Subtitles | انظر, أنت صديقي ولأسباب واضحة أنا لا أثق بالنساء |
Olanların tek anlamı bu, henüz bilemediğimiz sebeplerden dolayı... bir çeşit kimyasal atağın sonucunda bazı insanların günlük olaylara... karşı toleransı yok olmakta. | Open Subtitles | هذا يعني أنه ولأسباب غير معلومة للآن لنا أنمقاومةبعضالأشخاصلبعض الموادكليوم .. بدأتبالهبوط، عادةبسبب.. |
Bu ve diğer sebeplerden ötürü bu davadaki kaçırılma olayının paravan olduğuna inanıyoruz. | Open Subtitles | إذن لذلك ولأسباب أخرى ، نعتقد أنّ الإختطاف في هذه القضيّة عبارة عن تظاهر |
Bu ve pek çok nedenden dolayı, dünya üzerindeki varlığımız süreklilik arz etmemektedir. | Open Subtitles | لهذا السبب ولأسباب أخرى كثيرة، وجودنا على هذا الكوكب لا يبدو أنه سيدوم. |
sebeplerini açıklamak çok sıkıcıdır... anlamı, kasırgalar daha çok meydana geliyor. | Open Subtitles | ولأسباب مملة لن نزعج أنفسنا بسردها تصبح الأعاصير أكثر عرضة للتكون |
Orijinal kasetler bende ve sizin de anlayacağınız nedenlerle, onları çok güvenli bir yere sakladım. | Open Subtitles | لدي الأشرطة الأصلية ولأسباب ستفهمونها خبأتها في مكان أمين |
Sıhhi nedenlerle İngiliz buldozerleri cesetleri.... ... mümkün olduğu kadar çabuk gömmek zorundaydı. | Open Subtitles | ولأسباب صحية... قامت جرافة بريطانية بدفن الجثث بأسرع وقت ممكن |
Normandiya'da çıplak olarak tartıya çıkıldığında iki yüz grama çok yakındır bilinmeyen nedenlerle kısaca her neyse geçelim bunları gerçekler ortada ve öte yandan | Open Subtitles | محسوبة بالنسبة لأقرب قياس عُشري حيث يقف الناس عراة يرتدون الجوارب في أقدامهم في (كونمارا) وباختصار ولأسباب مجهولة لا أهمية لما يهم. |
Ayrıntılara girmeyeceğim. Ama şahsi sebeplerden ötürü şirketten ayrılmaya karar verdim. | Open Subtitles | ولن أدخل في التفاصيل، ولكن ولأسباب شخصية، قررتُ ترك الشركة |
Fakat buradan çıkan en meşhur objeler açık sebeplerden ötürü bizim Snottie'ler dediklerimiz. | TED | ولكن أحد أشهر تلك الأشياء هي ماندعوها نحن "سنوتيتوس" ، ولأسباب واضحة. |
Çocuklar, yasal sebeplerden ötürü hikâyenin bu kısmını geçiyorum ve ertesi gece Kentin Simgelerini Koruma Kurulu'nun kararını açıkladığı ana atlıyorum. | Open Subtitles | يا أولاد .. ولأسباب قانونية علي أن أتخطى هذا الجزء من القصة وأن أنتقل إلى الليلة التالية حيث تقوم لجنة حماية المعالم الأثرية بإصدار حكمها |
Yani Tammy, Bu ve bunun gibi sebeplerden ötürü Ron ilişkinize son vermeye karar verdi. | Open Subtitles | إذًا (تامي) لذلك ولأسباب أخرى عدّة قرّر (رون) إنهاء هذه العلاقة. |
Bende dostum Rusty'yi kaybettim ve inanın bana bunun sebeplerini zamanla bulacağım. | Open Subtitles | (وفقدتُ صديقي (راستي ولأسباب سأعرفها بمرور الوقت، صدّقوني |
25 pesetaya, Panik'in muhtemel sebeplerini söyle. | Open Subtitles | ولمدة طويلة ولأسباب محتملة |
Birçok nedenden dolayı, Amerikan politikalarının değiştirilmiş olması gereken an buydu bana göre. | Open Subtitles | ظننت أنه ولأسباب متعددة أن هذا هو الموقف الذي كان ينبغي بسببه أن تتغير السياسة الأمريكية |
Titanikte. Ama meçhul bir nedenden dolayı, geziyi iptal etmişler ve kurtulmuşlar. | Open Subtitles | لكن ولأسباب مجهولة ، قاموا بإلغاء الرحلة وبهذا نجوا |