Neden biz hiçbir yere gitmiyoruz, baba, hiçbir şey yapmıyoruz? | Open Subtitles | لماذا لا نذهب أبداً لأي مكان, والدي, ولا نفعل شيئاً مطلقا؟ |
Ona inanıyoruz ama bunları ona inandığımız için yapmıyoruz. | Open Subtitles | ولا نفعل ذلك لأننا مؤمنون، مع أننا كذلك. |
Güç ve heyecan bağımlısıyız ama bunları bağımlı olduğumuz için de yapmıyoruz. | Open Subtitles | ولا نفعل ذلك لأننا نسعى نحو السلطة، مع أننا كذلك. |
Böyle şeylerin olmasına izin verelim ve hiçbir sik yapmayalım. | Open Subtitles | يجب أن نترك هذه الأشياء تحدث ولا نفعل شىء حيالها |
Eğer CIA böyle diyorsa hiçbir şey yapmayalım. | Open Subtitles | ولا نفعل أي شيء إن كان ذلك ما تراه وكالة الاستخبارات مناسبا |
Meraba anne, evde çok sıkı çalışıyoruz, başka da... bir şey yapmıyoruz, doğruyu söylüyorum. | Open Subtitles | مرحبا، امي نحن نقوم بالكثير من العمل هنا ولا نفعل اي شيء اخر وانا اقول لكِ الحقيقة |
Aslında hep yapıyoruz. Kesinlikle başka bir şey yapmıyoruz. Sadece bu. | Open Subtitles | بالواقع، جميعنا نفعل هذا، ولا نفعل أيّ شيء آخر بشكل حرفي،فقط هذا. |
Çıkmıyoruz, birbirimizi görmüyoruz ya da beraber hiçbir şey yapmıyoruz. | Open Subtitles | لا نتواعد ، ولا نرى بعضنا البعض ، ولا نفعل أي شيء سوياً ... على الإطلاق |
Yani onun hakkında bir şeyler biliyoruz ama bir şey yapmıyoruz. | Open Subtitles | إذن لدينا معلومات سرية عن هذا الرجل ولا نفعل شيء! |
Tüm bunları biliyoruz ve hiçbir şey yapmıyoruz. | Open Subtitles | لدينا كل هذه المعرفة ولا نفعل شىء |
Bazen düşünüyorum da Dixon için bir çok zorluğa katlanabiliyoruz fakat aynısını Annie için yapmıyoruz. | Open Subtitles | أشعر أحياناً بأننا نبذل جهداً (كبيراً من أجل (ديكسون (ولا نفعل المثل لـ(آني |
ne güzel! o zaman buraya tüneyip hiçbirşey yapmayalım. | Open Subtitles | حسناً دعنا نجثم هنا ولا نفعل شىء |