Seni doğduğun günkü gibi çıplak yürütürler şu bit önleyici şey yüzünden cildin yanarak ve yarı kör bir şekilde. | Open Subtitles | يجعلونك تمشى الى الداخل عار كما ولدتك امك بشرتك محترقة و بالكاد ترى بسبب مبيد القمل |
Seni doğduğun günkü gibi çıplak yürütürler şu bit önleyici şey yüzünden cildin yanarak ve yarı kör bir şekilde. | Open Subtitles | أنهم يسيرونك عار كما ولدتك أمك جلدك يحترق ونصف أعمى من هذه البودره |
Seni doğuran anneye. | Open Subtitles | على أمّك التي ولدتك |
"Sizi doğuran anaların üstüne sıçayım ben." | Open Subtitles | العنة على الأم التي ولدتك. |
Seni doğurduktan sonra Man Ok unniye emanet ettim. | Open Subtitles | لقد تركتك فى رعايه مان أوك اونى بمجرد ان ولدتك |
Annen seni doğurduktan sonra hemşire seni battaniyeye sardı kucağıma verdi. | Open Subtitles | بعد أن ولدتك أمك، لفتك الممرضة ببطانية، ووضعتك بين ذراعي |
Vay canına, seni doğurduğunda 17 yaşındaymış. | Open Subtitles | تباً، يبدو أنها بعمر ال17 عندما ولدتك |
Onu doğurduğunda yaşırıdaydı. | Open Subtitles | ذلك يَعْني بأنّها ولدتك عندما كَانتْ... |
eğer bu çocuklara bir daha dokunursn seni doğduğun güne lanet ettiririm. | Open Subtitles | أذا لمست هؤلاء الأطفال مرة آخرى سأتركك تلعن اليوم الذي ولدتك فيه أمك |
Senin doğduğun yazdan beri bu kadar mutlu olmamıştım. | Open Subtitles | لم أكن سعيدة هكذا منذ الصيف الذى ولدتك فيه |
Wendy seni doğuran kadın, anladın mı? | Open Subtitles | (ويندي) هي المرأة التي ولدتك, حسناً؟ |