"ولدكَ" - Translation from Arabic to Turkish

• oğlun
• oğlunu

oğlun büyük bir hata yaptı.
أنا سَأُخبرُك , عمل ولدكَ خطأ كبير، اوكي؟

Sadece işine geldiği zaman oğlun olduğumu hatırlıyorsun.
حالما تكون في حوجٍ وحسب تذكر أنّي ولدكَ.

oğlun seni sevdiğini söylüyor, sen şüpheleniyorsun.
ترتاب لأن ولدكَ قال لكَ أنّه يُحبّكَ؟

Biliyorum, biliyorum. Oradaydım, oğlunu doğurtuyordum.
أعلم، أعلم، لقد كنتُ حاضرة حين ولدتُها ولدكَ.

...oğlunu gerçekten sevdim. Ben kitabı alacağım, sen Cassie'i sahile götür.
انني احببت ولدكَ سأحضر الكتاب وأنت اوصل "كاسي" إلى الشاطئ

oğlunu bir daha hiç göremeyeceksin.
لن ترى ولدكَ مُجدداً.

oğlun bugün yeterince zarara sebep oldu.
ولدكَ مَعْمُول الضرر الكافي اليوم.

Jor-El, bugün buraya bir Kryptonlu, ailenin bir üyesi ve oğlun olarak geldim.
(جور-إل)، إنّي هنا اليوم بإعتباري كريبتونياً، كفردٍ من آل بيتكَ، و ولدكَ.

oğlun Jim'in dinozorlara ve tarih öncesi şeylere ilgisi var mıdır?
ولدكَ (جيم)، هل يحبّ عصور ما قبل التاريخ وأغراض الديناصورات؟

İçin rahat olsun, Ging. oğlun harikulade bir adam olmuş.
"اطمئنَّ يا (جين)، فلقد أصبح ولدكَ شاباً جديراً بالاحترام"

Neden ağlamıyorsun? Neden gidip en gözde oğlun gibi zırlamıyorsun?
لمَ لا تبكي مثل ولدكَ المُفضّل (برسيوس)؟

oğlun ne olduğunu söyledi.
ولدكَ أخبرني ما حدث

oğlun sürümün bir üyesi.
ولدكَ جزء من قطيعي.

oğlun 9 yaşında, Jeff. Doğru değil mi?
ولدكَ بالـ9 من عمره يا (جيف)، صحيح؟

oğlun için ağla!
ابكِ على ولدكَ!

Küçük oğlunu öldüreyim mi?
ولدكَ الصَغير؟