ama lütfen, daha fazla bir şey söylemeyin... | Open Subtitles | إذا قلت شيئاً غير حقيقى سأدعك تتحدث ولكن رجاءً لا تخبره بشئ أكثر من ذلك |
Bak, ısrarcı olmak istemem ama... Lütfen bunu al. | Open Subtitles | اسمعيني ، لا أقوم أبداً بالأمر الأصعب ولكن رجاءً خذي هذه |
Çok zor olduğunu biliyorum ama, lütfen nükleer saldırıyı durdurun. | Open Subtitles | أنا أعلم بأن هذه الظروف عصيبة ولكن رجاءً أوقف الإرهاب النووي |
Kıyılarda terör estiren yarı köpekbalığı yarı ahtapotla ilgili yeni haberler alıyoruz, ama lütfen panik yapmayın. | Open Subtitles | تصلنا تقارير كثيرة عن نصف سمكة .. القرش هذا ونصف الأخطبوط، وتقول التقارير أنه يرهب الساحل ولكن رجاءً لا تخافوا |
Size anlatacağım ama lütfen söz verin, o gelene kadar hiçbir şey yapmayacaksınız. | Open Subtitles | سوف أخبرك، ولكن رجاءً عديني أن لا تفعلي شيئاً قبل وصوله. |
ama lütfen, daha fazla birşey söylemeyin ... | Open Subtitles | ولكن رجاءً لا تخبره بشئ أكثر من ذلك |
Şu anda çok duygusal olduğunu biliyorum ama lütfen "yüzyılın orospusu" gibi kelimeler kullanmaktan kaçın. | Open Subtitles | أعلم إنّكِ ربما تشعرين الكثير ،من العاطفة الآن ولكن رجاءً توقف عن ."كتابة كلمة "الوسيم |
Sana bir şey söyleyeceğim ama lütfen kızma. | Open Subtitles | أريد ان أخبرك بشئ ما ولكن رجاءً لا تغضب |
Kelly, dinle Biri sana birşey yaptı ve bunun ne olduğunu bilmiyorum ama lütfen, bana güvenmelisin. | Open Subtitles | -اصغي يا (كيلي)، شخص ما فعل شيء لكِ .. -ولا أعرف ماهيته، ولكن رجاءً.. يجب أن تثقي بيّ |
ama lütfen Pakistan'ı aramayın. | Open Subtitles | ولكن رجاءً لاتكلم باكستان |
Aria, sen çok zekisin. ama lütfen sağduyulu olduğunu da unutma. | Open Subtitles | (أريا)، أنت ذكية جدًا ولكن رجاءً تذكري أنّكِ حكيمة أيضًا |
ama lütfen Nikita'ya söyleme, lütfen. | Open Subtitles | ولكن رجاءً لا تخبر (نيكيتا) من فضلك |
Geldiğin için teşekkürler ama lütfen Caroline'a söyle evden çıkma korkusu için asistanını terapiye gönderdiği sürece yardımcı olamayacağım. | Open Subtitles | شكرًا للحظور, ولكن رجاءً أخبري (كارولين). بأنني لاأستطيع مساعدتها بخوفها. من العيش في منزلها, وتقوم بإرسال مساعد لها... |