Kıkırdak doku ölçümü yapabiliriz ama sadece bakarak söyleyebilirim ki yağ doku hücreleri, yüzdeki tüylenme ve kas gelişimi ergenlik öncesi gibi görünüyor. | Open Subtitles | يمكننا أن نقوم بتقييم لوحة النمو ولكن فقط من خلال العين ، يمكنني أن أقول لك نسيجه الدهني تحت الجلد يظهر قبل البلوغ |
Eskiden de biraz öyleydin ama sadece benim etrafımda. | Open Subtitles | الذي نوع ما كنت كذلك قليلا من قبل ولكن فقط من حولي |
ama sadece meraktan soruyorum, şanslı alıcı kimdi? Bunu söylemeye yetkim yok. İş gereği. | Open Subtitles | ولكن فقط من باب الفضول، من هو المشتري محظوظ؟ لست مخول لقول ذلك إنه العمل يجب أن أذهب ولكنك اتيت للتو ليفون هو صديقي |
Eh, ben hayvanlarla cinsel sanırım, ama sadece bir topluluk özelliği açısından. | Open Subtitles | حسنا اعتقد البهيميه ولكن فقط من منظور الملكية المشتركة |
Bazılarını biliyorum ama sadece ilk isimlerini. | Open Subtitles | اعرف بعضهم ولكن فقط من خلال اسماؤهم الأولى |
Ama... sadece meraktan, neden beni aradın? | Open Subtitles | ولكن... فقط من باب الفضول، لماذا سوف تدعوني؟ |
ama sadece zevk için. | Open Subtitles | ولكن فقط من أجل المرح |