Eskiden orada kart oynardık Ama artık değil. | Open Subtitles | لقد إعتدنا على لعب الورق هناك ولكن ليس بعد الآن |
Önceden öyleydi belki Ama artık değil. Biraz daha sadelikten hoşlanıyorum. | Open Subtitles | ربما كانت ولكن ليس بعد الآن أحب الأشياء الحميمية |
- Ama artık değil. Yoluma devam etmeye hazırım. | Open Subtitles | ولكن ليس بعد الآن أنا مستعد للتقدم إلى الامام |
Bir zamanlar vardı canım. Ama artık yok. | Open Subtitles | مرة واحدة، حبيبي الفقراء، ولكن ليس بعد الآن. |
Önceden öyleydim, artık değilim. Gitmeliyim. | Open Subtitles | من المفروض ذلك, ولكن ليس بعد الآن, يجب أن اذهب |
Kesin bir gözle bakardım hep bu aileye ama Artık öyle değil. | Open Subtitles | لطالما إعتبرتُ بأنَّ العائلة شئٌ لا يزول ولكن ليس بعد الآن إنَّهُ قادمٌ |
Belki bir atlamacıydı, Ama artık değil. | Open Subtitles | حسنا , ربما كان يقفز ولكن ليس بعد الآن |
Önceden ben de dürtülerime engel olmaya çalışırdım Ama artık değil. | Open Subtitles | اعتدت على مقاومة كل رغباتي، ولكن... ليس بعد الآن. |
Ama artık değil. | Open Subtitles | ولكن ليس بعد الآن. |
Ama artık değil. | Open Subtitles | ولكن ليس بعد الآن. |
Ama artık değil! | Open Subtitles | ولكن ليس بعد الآن |
Bunu çok istedim Ama artık değil. | Open Subtitles | ...أردت ذلك بشدة ، ولكن ليس بعد الآن |
Ama artık değil. | Open Subtitles | ولكن ليس بعد الآن |
Ama artık değil | Open Subtitles | ولكن ليس بعد الآن |
Öyleydi. Ama artık yok. | Open Subtitles | لقد كانت سابقا, ولكن ليس بعد الآن, |
Aslanların annesi ve koruyucusu artık yok. | Open Subtitles | الأم وحامية الليوث , ولكن ليس بعد الآن. |
Bir zamanlar evliydim, ama artık değilim. | Open Subtitles | كنت متزوجا، ولكن ليس بعد الآن |
Öyleydim. Ama artık değilim. | Open Subtitles | لقد كنت , ولكن ليس بعد الآن. |
Artık öyle değil. | Open Subtitles | ولكن ليس بعد الآن |
Artık öyle değil. | Open Subtitles | ولكن ليس بعد الآن |