"وماريس" - Translation from Arabic to Turkish

    • Maris
        
    Marta, Niles'la Maris'in bir araya gelmesine dair korkularımı dindirdi. Open Subtitles ساعدتْ مارتا على تَهْدِئة مخاوفِي حول النيل وماريس تَعُودُ سوية.
    - Baba. Niles, ben ve Maris, Cumartesi akşamı Le Cigare Volant'da bizimle yemek yemeni istiyoruz. Open Subtitles ابي,انا ونايلز وماريس نرغب بشدة ان تنضم الينا للعشاء
    Maris'le filmi izledikten sonra o gece yataklarımızı birleştirdik. Open Subtitles لقد استاجرناه انا وماريس ولن امانع ان اخبرك اننا دمجنا اسرتنا مع بعضها تلك الليلة
    Biz de Maris'le bunu konuştuk. Sorumluluğu paylaşmamız gerektiğine inanıyoruz. Open Subtitles لقد كنا نتناقش انا وماريس بشان ذلك,وقررنا ان نتحمل المزيد من المسؤليه بهذا الشان.
    Sen ve Maris küçük dozmuzcuklar gibi para içinde yuvarlanıyorsunuz. Open Subtitles أنت وماريس تَتمرّغُ في المالِ مثل خنزيري شاب محترفِ.
    Niles, istediğin buysa Maris'le barışmanı çok isterim. Open Subtitles النيل، أنا أَحبُّ الرُؤية أنت وماريس تُصالحُ، إذا ذلك الذي تُريدُ.
    Sence Maris'le birlikte olmalı mıyız, diye sordu. Open Subtitles أوه، سَألَني إذا فكّرتُ هو وماريس قُصِدتْ أَنْ تَكُونَ سوية.
    Son günlerde Niles ve Maris birlikte olmalı mı diye düşünüyordum. Open Subtitles تَعْرفُ، مؤخراً، أنا أَتسائلُ إذا النيل وماريس لِكي يَكُونَ سوية.
    Maris'le birlikte olmalı mıyız, diye sormuştun. Open Subtitles سَألتَ إذا إعتقدتُ بأنّك وماريس عُنِيتْ لبعضهم البعض. أوه، حقّ.
    Bence Maris'le birlikte olmamalısın. Open Subtitles أنا لا أعتقد أنت وماريس يَقْصدُ أَنْ يَكُونَ سوية.
    Yarın akşam Seattle Köpek Kulübünde yapılacak. Yalnız gidemem. Maris de orada olacak. Open Subtitles هو في نادي بيتِ كلب سياتل ليلة الغد وماريس سَتَكُونُ هناك.
    Aman Tanrım Maris'le anlaşmaya mı vardınız yoksa? Open Subtitles اللورد الجيد، النيل، أنت وماريس هَلْ إتّفقَ؟
    Niles. Acaba şöyle bir ihtimal olabilir mi? Sen ve Maris... Open Subtitles الا تظن ان هناك طرية تستطيع بها انت وماريس ان...
    - Maris de yok. Çok zalimce olur. - Evet, kesinlikle. Open Subtitles - وماريس خارج المدينة، سيكون الأمر قاسياً
    Maris ile düğün öncesi yemeğimizi bile burada yemiştik biz. Open Subtitles في الحقيقة، أنا وماريس نتعشى عادة هنا
    Sence Maris'le birlikte olmalı mısınız? Open Subtitles "تُفكّرُك وماريس هَلْ يَقْصدُ أَنْ يَكُونَ سوية؟ " أَخْدمُك فوق a سؤال.
    Mutlu bir evliliğim var. Maris benim her şeyim. Open Subtitles وماريس تعني كل شيء بالنسبة لي
    Doktor Crane ve Maris, yani Bayan Crane terapiste gidiyorlar. Open Subtitles الدّكتور Crane وماريس - ميسي Crane. -
    Üstelik artık Maris de yok. Open Subtitles وماريس خارج الصورةِ الآن.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more