Başlangıçta sevimli ve cazip gelen o bayan aslında beni oldukça yordu | Open Subtitles | أول ما رأيتها كانت لطيفة ومحبوبة كان في الحقيقة مُرهقاً جداً |
Bu inanılmaz, sevimli, tatlı yaratıklara | Open Subtitles | لأنكم عبارة عن مخلوقات مميزة ومحبوبة |
Aynı zamanda inanılmaz şeker ve sevimli. | Open Subtitles | من هي لطيفة ومحبوبة جدا |
Sendika bağları var öğrenciler ver fakülte tarafından seviliyor. Sadece kapışmak istemedi. Bunun çoktan kaybedilen bir savaş olduğunu anladı. | Open Subtitles | لديها علاقة وطيدة بالوزارة، ومحبوبة من قبِل الطلاب والمعلمين لم يجادلها حتى، لأنه كان يعرف أنها معركة خاسرة |
Lee Harris. Eşit ölçüde nefret ediliyor ve seviliyor. | Open Subtitles | لي هاريس)، مكروهة ومحبوبة بالتساوي) |
Harika bir kişiliğe sahip ve gerçekten çok sevimli. | Open Subtitles | لها شخصية لطيفة، ومحبوبة جدا. |
Masum ve sevimli. | Open Subtitles | اسم لطيف - بريئة ومحبوبة |
Ve seviliyor. | Open Subtitles | ومحبوبة. |