Bu aslında saatte 28 bin km hızla gerçekleşen bir dans, bir Smart Car boyutunda olan kapsülümüz ve bir futbol sahası büyüklüğünde olan uzay istasyonu arasında. | TED | كانت أشبه برقصة بسرعة 17,500 ميل في الساعة ما بين كبسولتنا التي بحجم سيارة ذكية، ومحطة الفضاء التي بحجم ملعب كرة قدم. |
Küçük kasaba oteli, benzin istasyonu pizzası. Daha iyi ne olsun? | Open Subtitles | فندق في بلدة صغيرة ، ومحطة البنزين والبيتزا ، ماذا يمكن أن يكون أفضل؟ |
Daha sonra ise aramayı tren istasyonu ve evi arasındaki bir telefon klübesinden yaptığını belirtti. | Open Subtitles | وفي مرة آخرى قال أنه تحدث مع زوجته من هاتف بين منزلهم ومحطة القطار. |
Ve nükleer enerji istasyonu. O da kapalı. | Open Subtitles | ومحطة الطاقة النووية مغلقة أيضاً |
Telgraf istasyonu 300 metre kuzeydoğuda kalıyor. Şurada. | Open Subtitles | ومحطة البريد تبعد 300 متر من الشمال هنا |
Monitör istasyonu saat 21'de yeniden yükleme yapacak. | Open Subtitles | - جيد أجل ومحطة الرصد ستعيد تشغيله على الساعه 9 مسائاً |
Tren istasyonu, itfaiye gibi kendi özel kodumuz vardı. | Open Subtitles | كان لها رمز بريدي ومزرعة ومركز لمكافحة ... الحريق ومحطة قطار خاصة بها |
Tarım İstasyonu'nda hasatlar için bir tane olacaktı. | Open Subtitles | ومحطة المزرعة بها واحد من أجل المحاصيل |
Alfa ve fabrika istasyonu karyola seviyesi 4. | Open Subtitles | ألفا ومحطة مصنع أرصفة هي على مستوى 4. |
Sokağın aşağısında gitar dükkânı ve yanında da itfaiye istasyonu var. | Open Subtitles | ومحطة إطفاء حرائق بجواره |
(Alkış) Bu kutunun içinde, bir fizikçi, bir nörolog, bir ressam, bir müzisyen, bir yazar, bir radyo istasyonu, bir müze, bir okul, orada ürettiğimiz tüm içeriği dünyaya yaymak için bir yayın kolu, bir bahçe var. | TED | (هتاف و تشجيع) و داخل هذا الصندوق يوجد طبيب، وعالم أعصاب، ورسام، وموسيقار، وكاتب، ومحطة إذاعية، ومتحف، ومدرسة، و قسم للنشر لتوزيع كل المحتويات التي نضيفها إلى العالم وحديقة |
Tren istasyonu. | Open Subtitles | ومحطة القطار |