Beni olduğum yerde bırakmalıydın. Mutlu ve sadık bir eş olduğum yerde. | Open Subtitles | كان عليك تركِ كما كُنت زوجةً سعيدة ومخلصة |
Bu broş senin ne kadar özel ve sadık olduğunu insanların bilmesini sağlayacak. | Open Subtitles | هذا الدّبوس سيجعل الجميع يعرفون كم انت حقاً مميزة ومخلصة |
İleride ingiltere tekrar güvenli ve sadık bir yer olduğunda yaptıklarım için bana teşekkür edecekler. | Open Subtitles | ... في المستقبل عندما تكون إنجلترا آمنة ومخلصة مرة أخرى |
Yani ne olursa olsun, hayatının sonuna kadar, sonsuza kadar dürüst ve sadık olarak hayatını paylaşabileceğin birini buldun. | Open Subtitles | وجدت شخص عزيز فى حياتك... تكونى صادقة ومخلصة له إلى أبد الآبدين مهما حدث. |
Dahası, Alison çok uygun. Erdemli ve sadık. | Open Subtitles | الى جانب ان اليسون مستقيمة ومخلصة |
Zeki, neşeli ve sadık biri. | Open Subtitles | إنّها مشرقة ومبهجة ومخلصة. |
Güçlü, sevgi dolu ve sadık birini. | Open Subtitles | امرأة قوية ومحبة ومخلصة |
Yıllar boyunca tek başıma ve sadık... | Open Subtitles | كل هذه السنوات وحيدة ومخلصة |
Sen nazik ve sadık bir arkadaşsın. | Open Subtitles | أنتِ صديقة لطيفة ومخلصة |
İyi ve sadık bir eşsin. | Open Subtitles | أنتِ زوجة طيبة ومخلصة. |