Dün de biliyordun, bugün de iki kez biliyordun. | Open Subtitles | عرفت ذلك أمس، أيضا , ومرّتين ثانية اليوم. |
Sadece kadın bir seri katil olmayabilir, ki buna nadir rastlanır polis onu tutuklamak için o kulübe iki kez baskın yapmış. | Open Subtitles | لكن مرّتين شرطة هاجمت ذلك النادي لإعتقالها. ومرّتين صعدوا فارغ اليدين. |
Benim planım da seninkine benzer hatta iki kat tesirli. | Open Subtitles | خطتي فعّالةُ على حد سواء، ومرّتين كقاتل. |
"Evet" için bir kez, "Hayır" için iki kez kırpabilir misin? Umarım. | Open Subtitles | أيمكنكَ أن تطرف مرّةً للإيجاب ومرّتين للنفي؟ |
Bir uzun, iki kısanın anlamı ben demek. | Open Subtitles | مرّة لمدة طويلة، ومرّتين لمدة قصيرة يعني أنّ هذا أنا. |
- Ama kıyıdan 10 metre açıkta ve bir günde iki tane mi? | Open Subtitles | - لكن 20 قدم من الشاطئ ومرّتين في يوم واحد؟ |
tek sefer evet iki sefer hayır. | Open Subtitles | فقط ومضة، عندما لنعم ومرّتين للا. |
Bildiğim kadarıyla, Lotty'den iki kez para sızdırdı. Ve ikisinde de borçlarını ödeyemedi. | Open Subtitles | مرتين بحسب علمي أخذ المال من لوتي" ومرّتين أثقل على نفسه بالدين" |
Bir aslan-kaplumbağası kadar güçlü bir kalp, ve onunkinin iki katı kadar da büyük. | Open Subtitles | i منشار a قلب قوي ك a سلحفاة أسدِ، ومرّتين ككبيرة |
Hayır için bir kere, evet için iki kere göz kırpmanı istiyorum. | Open Subtitles | أريدك أن ترمش مرّة لـ"لا"، ومرّتين لـ"نعم". |
İki kez Carv'ın el yazısıyla, İki kez Prez'in, bir kez de McNulty'nin. | Open Subtitles | مرتين بخط يد (كارفر) ومرّتين بخط يد (بريز) ومرة بخط يد (ماكنالتي) على ما أظن |
"Evet" için bir kere, "Hayır" için iki kere telefonumu çaldır. Anladın mı? | Open Subtitles | {\pos(192,220)} رنّ بهاتفي لمرّة واحدة لـ"نعم"، ومرّتين لـ"لا". |
Ruslarla ilgiliyse bir kez, başka bir şeyle ilgiliyse iki kez kafanı salla. | Open Subtitles | أوميء برأسكِ مرّة واحدة لو كان حول (الروس)، ومرّتين لو كان حيال شيءٍ آخر. |
Piedmont da ki Motelde de iki kez yaptık. | Open Subtitles | ومرّتين في فندقِ "بيدمونت |