O ve silahı. Silahta dünyalar kadar tecrüben olabilir. | Open Subtitles | هو ومسدسه ، يمكن أن يكون الأكثر خبرة في استعمال المسدس |
Sen beni aradığında o yanımdaydı ve silahı başıma dayalıydı. | Open Subtitles | عندما إتصلت ,كان معي ومسدسه مصوب نحو رأسي |
Bıçak yoktu, yatağın diğer yanında sadece kendisi ve silahı vardı. | Open Subtitles | لم يكن هناك سكين فقط هو ومسدسه بجانب سريركِ |
Yağmurluğunu, arabasını ve silahını bulduk. | Open Subtitles | وجدنا معطفه الواق من المطر، وسيارته ومسدسه. |
Kowalski'nin rozetini ve silahını buldum. | Open Subtitles | وجدت شارة (كولوسكي) ومسدسه |