Herkesin beni zeki ve komik bulduğu cehenneme dönmeyi istedim. | Open Subtitles | أريد فقط العودة للجحيم حيث يظن الجميع أنني ذكي ومضحك |
Tabii sen garip ve komik şeyleri sevmiyorsan, çünkü garip ve komik şeyler de olabilir. - Max! | Open Subtitles | على الأقل أنتي غريبة ومضحكة بسبب أنني أستتطيع أن أكون غريب ومضحك |
Sanırım bu biraz ilginç ve komik olacak. | Open Subtitles | بالتأكيد سوف تجد لها اهتمام ومضحك. |
O konu mu? Evet, çok komikti. Gözü yükseklerde bir kadındı. | Open Subtitles | اه,نعم, نعم, لقد كان طموحها عالى ومضحك. |
Benden hoşlanan tatlı, komik ve ateşli adamla yiyiştim ta ki müzik kutusu üstüne göt üstü düşene dek. | Open Subtitles | تسكعت مع شخص مثير ومضحك وأعجبني حقاً حتى سقط على صندوق أغاني الباليه يالها من ليلة |
Güzelsin, zarifsin, zekisin, komiksin ilginçsin ve aileden biri gibisin ki bence bu harika bir şey. | Open Subtitles | وأنت جميلة، وأنيقة وذكية، ومضحك ومثيرة للاهتمام |
Zeki ve esprili olmanı kıskanıyorlar. | Open Subtitles | هم يغارون منك لأنك ذكي ومضحك |
Dış görünüşe önem vermeyiz derler zeki ve eğlenceli bir erkek istediklerini söylerler ama sonunda güzel görünüşlü, aptal heriflerle yatıp arkandan gülerler. | Open Subtitles | يقلن ان الشكل لايهم يردن فقط رجل ذكي ومضحك لكن دائما ينتي بهن الامر يضحكن |
- Çok zekice ve komik. | Open Subtitles | ذكية جدا، ومضحك جدا. |
Max Silver zeki ve komik olabilir ama sen öyle değilsin. | Open Subtitles | بالتأكيد أن (ماكس) بارع ومضحك ، ولكن هذا ليس كل ما لديكِ فحسب |
Zeki ve komik. Abisi UC Berkeley'de futbol takımında oynuyor. | Open Subtitles | ومضحك ذكي هو , حسناً |
Ajan çok yakışıklı ve komik olsa bile. | Open Subtitles | بالرغم من أنه وسيم ومضحك |
Çok zeki ve komik bi adam tarafından . | Open Subtitles | شخص ذكي جداً ومضحك جداً |
Cazibeli ve komik birisin ama ben bekar bir anneyim ve kolay baştan çıkmam bir Bentley'le bile. | Open Subtitles | وأنت رجلٌ جميلٌ ومضحك لكن أنا أمٌ وحيدة، ولا يسهل النيل منّي حتى وإن كان لديك (بنتلي) |
- Çok yakışıklı ve komikti. | Open Subtitles | وكان الساحرة جدا ومضحك. |
Çok komikti. | Open Subtitles | لقد كان جيد، ومضحك. |
Gerçekten zeki ve komikti. | Open Subtitles | كانت ذكية جدا ومضحك جدا. |
- Tatlı, komik ve... vahşi. | Open Subtitles | إنه كذلك، وهو حلوّ ومضحك وطائش |
Seninle fazla vakit geçirmediler sen çok komik ve sevimlisin. | Open Subtitles | هم وأبوس]؛ [ف أبدا قضى حقا الوقت معك... ... وأنت حتى لطيف ومضحك. |
Baba, çok zengin ve komiksin ya. | Open Subtitles | أوه، يا أبت، كنت غنيا جدا ومضحك. |
Zeki ve esprili olmanı kıskanıyorlar. | Open Subtitles | هم يغارون منك لأنك ذكي ومضحك |
Ayrıca çok eğlenceli ve eğlenceli.. | Open Subtitles | أنت تعرف howtough السوق هو. بالاضافة الى انه هو متعة ومضحك. |
Bu berbat bir şey, aynı zamanda komik, hepsi aynı anda. | Open Subtitles | هذا مريع ومضحك في الوقت ذاته |