"ومع كل" - Translation from Arabic to Turkish

• Ve her
• onca
• her bir

Ve her sürümle, çocuklar neyin çalışıp neyin çalışmadığına dair geri bildirim aldılar.
ومع كل نموذج، يتلقى الأطفال ردود أفعال فورية حول عملهم وما لم يعملوه.

Organizasyonel bir ortamda, bu, yeni davranış şekillerini gerektiriyor Ve her bir yeni davranış şekli de eskiden kalan bir şeyi geride bırakmayı.
في الإطار التنظيمي، يتطلبُ هذا سلوكيات جديدة، ومع كل سلوك جديد يوجد هناك تخلي عن شي قديم كذلك.

Yalın ayaktılar Ve her bir adımda ayak parmakları, yüzlerce sineği kokuşmuş yığından savurarak çamura gömülüyordu.
وكانا حافيي القدمين، ومع كل خطوة كانت أصابع أقدامهما تغوص في القمامة باعثةً مئات الذباب وقد تناثر من الكومة النتنة.

Boğuştuğum onca sorunun arasında, özgür kalabileceğim bir yere ihtiyacım vardı.
ومع كل الهراء الحاصل في حياتي احتجت لمكان حيث أكون حرة

İster inan ister inanma, O gerçekten iyi bir dinleyici ve onca olanlardan sonra, birine açılmak benim için çok iyi oldu.
صدّق أو لا تصدّق، فهي مستمعة عظيمة ومع كل ما يحدث فقد كانت مخرج رائعا لي

Algoritmadaki her bir tekrarlamayla tekrarlamadaki miti öğrenirsiniz.
ومع كل تكرار لتلك الخوارزمية, تتعلم تكرار الأسطورة.

Ve her ne zaman o evi düşünse endişelenirmiş.
.ومع كل ذلك الوقت فلد شعر بالحنين .لذلك المنزل

Ve her yenilgiyle, Japon ordusu daha çaresiz hale gelir.
ومع كل هزيمة جديدة يصبح الجيش الياباني أكثر وحشيةً

Ve her kulaç darbesiyle beraber havuz daha da kırmızılaştı ta ki sonunda açık kırmızı olana dek.
ومع كل ضربة على المياه في حوض السباحة أصبح أكثر احمرارا واحمرارا حتى أصبحت شديد الأحمرار في النهاية.

Hergülüşünde her okşayışında Ve her öpücükte yalan vardı.
كذبت مع كل ابتسامة مع كل مداعبة ومع كل قبلة

Ve her etkileşimde daha çok sırrı ortaya çıkacak.
سيكون هناك المزيد من الإختلاط. ومع كل اختلاط ستزيد معرفتي بالرجل.

Bu parazitler tahta kuruları gibi Ve her flashback, başka bir döşek.
هؤلاء الطفيلين كعث الفراش، ومع كل ذكرى هنالك مرتبة أخرى.

Saldırıların yarısından daha azı başarılı oluyor Ve her teşebbüste yavrular tecrübe kazanıyor.
أقل من نصف الهجمات ناجحة ومع كل محاولة، تصبح الجراء أكثر حكمه.

Öyle ki, bir tedarik zinciriyle çalışmam gerekli, ve bu teknolojilerle çalışmalıyım, Ve her zaman başka bir şeylerle de çalışmam gerekli, yani tavizler buna uymaya başlıyor.
لذا يتوجب علي ان اتعامل مع خط الانتاج و مع التكنولوجيا ومع كل شيء في آن واحد مما يعني ان المهادنة تطرح نفسها منذ البداية

Karbon piyasaları hakkında kesinlikle söyleyeceğim bir şey, yeni yakalama tesislerinin yapılmasına izin vermeleri Ve her yakalama tesisi ile daha fazla şey öğrenmemiz.
هناك شيءٌ إيحابيٌّ قطعًا سأقوله فيما يتعلّق بأسواق الكربون وهي أنّها تسمح ببناء مصانع جديدة لجمع الكربون، ومع كل مصنع نبنيه، نعرف أكثر عن هذا الموضوع.

Hakkımda bildiğin onca şeye rağmen bu söylediklerinin hoşuma gideceğini nerenden uydurdun?
ومع كل هذا أنت تعرفني جدياً مالذي يجعلك تعتقد بأنني سأستمتع مع هذه الأشياء التي قلتها للتو ؟

Son zamanlarda olup biten onca şeyden ötürü bunu düşünmeye vaktin olmamış olabilir, çok doğal.
أجهل ما خطّطتيه، ومع كل ما حصل مؤخّرًا، سأتفهم إن لم تفكري بهِ من الأساس.

Yaşanan onca şeyden sonra geçmişi hatırlamak her geçen gün daha da zorlaşıyor.
ومع كل ما حدث أصبح أصعب فأصعب تذكر الماضي

Yaşadıkları onca şeyden sonra... sevdikleri tek şeyi de alacak mısın onlardan?
ومع كل ما يمرون به تريدين سلب ذلك منهم ايضًا؟