Grubun iyi ve özel olan her şeyini yavaş, yavaş yok ettiler. | Open Subtitles | لقد حطموا كل شيء كان جيد ومميز بشأننا. |
Harika bir insan ve özel birisi. | Open Subtitles | هو رجل رائع ومميز |
Hiç bir zaman şunu unutma ki çok cesur ve özel bir çocuksun. | Open Subtitles | "طالما أردت أن أعرف "كم انت شجاع ومميز |
Ve çok daha ilerilere gidecek ve seçkin biri olacak, ama bir cerrah olarak kariyeri onu tatmin etmeyecek. | Open Subtitles | وسيمضي إلى مستقبل طويل ومميز ولكن.. شعر بالرضى إلى حدٍ ما بعمله كجرّاح |
Zarif ve şık ve ağırbaşlı ve seçkin biri olduğunuzu söyledi. | Open Subtitles | قالت أنك أنيق وذواق وأنك محترم ومميز |
Güney Galler Vadileri'nde, çok özel bir yer. | TED | تقع في وديان جنوب ويلز والتي هي مكان هاديء ومميز. |
Havalı, eğlenceli ve özel bir şey. | Open Subtitles | شئٌ رائع ومرِح ومميز |
Gördüğüm en kibar ve özel insan sensin. Bana göre mükemmelsin. | Open Subtitles | أنت بنظري شخص طيب، وفريد، ومميز" ...أنت كامل |
Bir gün, yetenekli bir kadın veya erkek özel bir kişi, suratı sarı renk | Open Subtitles | في يوماً ما، شخص موهوب ومميز ... للغاية صاحب وجهاً أصفر |
Çok özel bir tane senin olacak. | Open Subtitles | ومميز جداً ما ستأخذيه |