O hakkı olmayanı isteyen üçkağıtçı bir açgözlüdür ve benim görevim onun bu haris oyununu ortaya çıkarmaktır. | Open Subtitles | إنها مدعية مخادعة وطمّاعة ومن واجبي أن أفضح كذبتها |
Ve benim görevim de size kürkün yakınlarında bir yere giderseniz..... sizi hapishaneye geri göndereceğimi bildirmek. | Open Subtitles | ومن واجبي أن أبلغك بأنه في حالة اقترابك من الفراء فسأعيدك إلى السجن |
Başlama oyuncularının işlerini yapmak benim görevim. | Open Subtitles | ومن واجبي أن تفعل أشياء للفريق الانطلاق. |
benim işim katilleri yakalamaktır. | Open Subtitles | ومن واجبي أن نسأل الأسئلة. ومن واجبي للقبض على القتلة. |
İtfaiyecilerden biri 50.000 dolarlık kolye çaldı ve onu bulmak benim işim. | Open Subtitles | رجل إطفاء قام بسرقة قلادة بخمسين الف دولار ومن واجبي أن أعرف من. |
Baudelaire çocuklarının, çok uzun yıllar öncesine dayanan acı geçmişlerine ışık tutmak, benim kutsal vazifemdir. | Open Subtitles | ومن واجبي أن أسرد القصة المؤسفة لأطفال عائلة "بودلير" كما حدثت قبل سنوات عديدة. |
Ve benim görevim, yaptıklarınıza karşılık adalet önüne çıktığınızı görmektir. | Open Subtitles | ومن واجبي أن يتم تقديمك للعدالة جراء ما فعلت |
Hoş olmasa da, her olasılığı araştırmak benim görevim. | Open Subtitles | ومن واجبي ان اتحققَ من كل إحتمالية مهما كانت مستبعدة |
Bu operasyonu kamuya duyurmaman konusunda uyarmak benim görevim. | Open Subtitles | ومن واجبي أن أبلغك اذا نشرتي هذه العملية |
Ben de senin annenim ve seni korumak benim görevim. | Open Subtitles | - وأنا والدتك - ومن واجبي أن أحافظ على سلامتك |
Fırlama olarak benim görevim ineklere hayatı dar etmektir. - Hey, dostum! Ne kadar inek dövdün? | Open Subtitles | ومن واجبي أن أقدم للمغفلون أوقات صعيبة |
Hayır, onlar benim hastamsa onları korumak da benim görevim. | Open Subtitles | لا, انهم مرضاي ومن واجبي حمايتهم |
Onlar benim vatandaşım ve onları korumak benim görevim. | Open Subtitles | بل مواطنينيّ أنا ومن واجبي حمايتهم |
Evimizde yangın başladı ve söndürmek benim işim. | Open Subtitles | منزلنا يمرّ في أزمة، ومن واجبي أنّ أخلّصه من تلك الأزمة |
Evimizde yangın başladı ve söndürmek benim işim. | Open Subtitles | منزلنا يمرّ في أزمة، ومن واجبي أنّ أخلّصه من تلك الأزمة |
Karşımdakini rahatsız etse de sorular sormak benim işim. | Open Subtitles | ومن واجبي طرح الأسئلة... حتى لو جعلت الشخص الآخر غير مريح. |
Hala senin babanım, seni kollamak benim işim. | Open Subtitles | ما زلت والدكِ، ومن واجبي الإعتناء بكِ |
Fark etmek benim işim. | Open Subtitles | ومن واجبي ان الاحظ اموراً كهذه |
Haber başlıkları yazmak benim işim efendim. | Open Subtitles | ومن واجبي أن أكتب عناوين الصحف، سيدي |
Benim adım Lemony Snicket ve Baudelaire yetimlerinin vahim sonunu özenle araştırmak benim kutsal vazifemdir. | Open Subtitles | اسمي "ليموني سنيكيت"، ومن واجبي المقدس أن أجري بحثاً دقيقاً عن محنة أطفال عائلة "بودلير" الرهيبة. |