Kurye onu yakalayan polisi öldürdü ve vur-kaç vakası gibi gözükmesini sağladı. | Open Subtitles | الجاسوس قتل الشرطي الذي قبض عليه وجعل الأمر يبدو كحادثة صدم وهروب |
Birkaçı silahla öldürüldü, farklı silahlarla, biri vur-kaç, biri boğularak, biri elektrik verilerek. | Open Subtitles | مرتين اطلاق نار باسلحة مختلفة وضرب وهروب غرق ، صدمة الكهربائية اعني انها انها مثل |
Bir vur-kaç takibindeyiz. Union'dan doğuya doğru gidiyor. | Open Subtitles | نحن في مطاردة اصطدام وهروب انه متجه شرقا |
Evet, vurup kaçma olayında kullanılmış olabilir. | Open Subtitles | أجل ربما أنها إستعملت في حادثة جنائية ضرب وهروب |
Vurkaç olayı. Çarpan kişi kurbanı yanında götürmüş. | Open Subtitles | انها قضية اصطدام وهروب, الفاعل هرب بالجثه. |
Kayıtlara göre bu bir vur kaç olayıydı. | Open Subtitles | للعلم، موضوع السيّارة كان حادثة اصطدام وهروب. |
İlk önce 5 sene önce ki vur-kaç olayı için suçluyorsunuz. | Open Subtitles | اولا اتهمتني بدهس وهروب من خمس سنوات مضت |
Aslında ev hapsindeydim, çünkü geçen yıl bir vur-kaç olayına karıştım. | Open Subtitles | في الواقع كنت بإقامة إجبارية لأن السنة الماضية تورطت في حادث وهروب |
vur-kaç TANIĞI GÖRME ENGELLİ | Open Subtitles | شاهدة العيان لحادثة الأصطدام وهروب هي فتاة عــمياء |
vur-kaç tarzı alışveriş. | Open Subtitles | ضرب وهروب للتسوق ، تعرف وارد لا سجناء |
- Bir vur-kaç vakasıydı, beş yıl önce. | Open Subtitles | ـ اوه كان دهس وهروب ، منذ خمس سنوات |
Görünüşe göre bir vur-kaç kurbanı olmuş. | Open Subtitles | هي على ما يبدو ضحيّةُ a حادثة سيارات ضرب وهروب. |
Bir vur-kaç olayı yüzünden ev hapsinde olduğumu söylemek pek de "nitelikli aday" diye bağırmıyor. | Open Subtitles | قائلةً أ... أنا كنت بإقامة إجبارية بسبب حادث وهروب منه |
Vurup kaçma olayının yaşandığı yerde olduğunu gösteren delillerimiz var. | Open Subtitles | لدينا أدلةً تضعك في مشهد حادثة ضرب وهروب |
Ölümcül vurup kaçma. Kurban sarışın, yetişkin bir erkek. | Open Subtitles | تلقيت إتصالاً , وفاة بضرب وهروب |
Vurup kaçma olayıymış. | Open Subtitles | كانت عملية قتل وهروب |
Vurkaç olayı. Çarpan kişi kurbanı yanında götürmüş. | Open Subtitles | انها قضية اصطدام وهروب, الفاعل هرب بالجثه. |
Orman yolunda bir Vurkaç olayını soruşturuyoruz. | Open Subtitles | نحن نبحث في حادثة صدم وهروب على طريق (كاتز) |
Mike, bir Vurkaç... kurbanı olmuştu. | Open Subtitles | .. مايك) كان ضحيّة) اصطدام وهروب |
Ama nasıI olmuşsa o ara sokakta, birinin kaza gibi görünmesini istediği bir vur - kaç olayının kurbanı olarak ölmüş. | Open Subtitles | مخدر، وضحية لصدم وهروب وأحدهم يريد أن يبدو الأمر على أنه حادثة |
Eğer kaza değilse, bir vur kaç olayıdır. | Open Subtitles | إذا كان ذلك حادث، ذلك كان صدم وهروب. |