"وهناكَ" - Translation from Arabic to Turkish

• var

Will, birini aramamız gerek ve ofisimde telefon var.
حسنٌ، نحنُ بحاجة لمهاتفة شخص ما وهناكَ هاتفٌ بمكتبي.

Annesi vefat etmiş. Son yolculuğuna uğurlamak için çok sayıda VIP var.
توفيت والدتها للتو ، وهناكَ الكثير من المعزّين ذوي الشخصيّات المهمّة

İşaretlendik ve peşimizde psikopatın biri var.
لقد حددنا ، وهناكَ مجنونة قادمة خلفنا جميعاً

Ve burada baban hakkında bir sürü şey var.
وهناكَ العديد من الأشياء حولَ والدكِ فيها

Kasabanın çıkışında oyun oynayabileceğin pek çok odası var.
إنَّهُ بعيد عن المدينة. وهناكَ الكثير من الغرف لكي تلعبي بها.

Grev neredeyse bir aydır devam ediyor ve okula gidemeyen milyonlarca çocuğumuz var.
ترجمة مشتركة نكاد أن نِتم شهراً كاملاً مع هذا الإضراب. وهناكَ ملايين الأطفال عالقين بمنازلهم دونَ أن يذهبوا إلى مدارسهم

İçeri tek giriş çıkışı var, adamlarım tüm araçları kontrol ediyor.
هناكَ مدخل ومخرج واحد. وهناكَ رجل عندَ البوابة يتفقد السيارات.

Bir hayli organizeler ve aralarında bir sürü profesör ve üniversite mezunu var.
إنهم منظمين كثيراً, وهناكَ الكثير من الأساتذة والطلاب المُتخرجين

- Her gece ortadan kaybolan insanlar var. - Ayrıca yaratıklar da var.
هناكَ أناس يختفون كل ليلة - وهناكَ مخلوقات -

Kapı dışa doğru yıkılmış ve yerde izler var.
الباب مخلوع وهناكَ آثار على الأرض

Biz boşandık ve öncelikli olarak çözmemiz gereken bazı planlama işlerimiz var.
نحنُ قم بالطلاق, وهناكَ بعضٌ، من الأعمال علينَا فعلها...

Ve gözüme girebilmenin tek bir yolu var.
وهناكَ طريقة وحيدة لتعوض علي

Gerçekten ilginç bir makale var.
وهناكَ عمودٌ مثير

Ya da başka bir durum var.
وهناكَ شيءٌ آخر..

Ayrıca "intikam" var.
" وهناكَ أيضاً " الانتقام

Güzel, bir şey daha var.
جيّد، وهناكَ شيء أخير...

Ve orada bir yerde bir gerçek var.
وهناكَ حقيقة

Ve cankurtaran var.
وهناكَ مُنقذين