'Bu sayılarla Richard'ı yenemem, ve O bunu biliyor , 've beni avlıyor. | Open Subtitles | لا أستطيع الإنتصار على ريتشارد بهذه الأعداد' وهو يعرف ذلك وهو يطاردني' |
Bu bir peri masalı ve O bunu biliyor. | Open Subtitles | هذه قصة خيالية ، وهو يعرف ذلك |
O bunu biliyor, ve Charmelo da biliyor. | Open Subtitles | وهو يعرف ذلك , و Charmelo يعرف ذلك. |
Bak, Sanchez'in çok zamanı kalmadı ve bunu biliyor. | Open Subtitles | اسمع، (سانشز) ليس لديه الكثير من الوقت ليعيشه، وهو يعرف ذلك |
Onu gördün ve bunu biliyor. | Open Subtitles | رأيت له، وهو يعرف ذلك. |
Sebepsiz yere arama emri veremeyeceğimi O da biliyor. | Open Subtitles | لا أستطيع أن أرخّص مذكرة تفتيش دون سبب محتمل، وهو يعرف ذلك |
O bunu biliyor. | Open Subtitles | وهو يعرف ذلك. |
ve bunu biliyor. | Open Subtitles | وهو يعرف ذلك |
ve bunu biliyor. | Open Subtitles | وهو يعرف ذلك |
Bunu O da biliyor, Anne. O da biliyor. | Open Subtitles | وهو يعرف ذلك " ماما " |
Bay Lowe masum ve O da biliyor! | Open Subtitles | السيد (لو) بريء، وهو يعرف ذلك! |
Evet. Herhangi birisi olmadığını O da biliyor. | Open Subtitles | لا، وهو يعرف ذلك . |