| - Onlar okul çıkışında onu aldılar ve yetiştirme yurduna koydular. | Open Subtitles | لقد أخذوا ابننا من المدرسة مباشرة . ووضعوه في دارٍ للرعاية |
| Çocuğumu kaçırıp yer altında bir kutuya koydular. | Open Subtitles | لقد اختطفوا ابني ووضعوه في صندوق تحت الأرض |
| Kocaman tahta bir at yaptılar ve onu şehrin surlarının önüne koydular. | Open Subtitles | قاموا ببناء حصان خشبي كبير ووضعوه خارج أسوار المدينة |
| Diğer evcil hayvanlarla birlikte onu karantinaya koydular. | Open Subtitles | ووضعوه في الحجز مع بقية الحيوانات الأليفة |
| Her şeyi önüne koydular ne kadar lezzetli ve heyecanlı bir maceraydı. | Open Subtitles | ووضعوه أمامك، وكانت مغامرة لذيذة وشيّقة |
| Hazır havuz alıp arka bahçeye koydular... | Open Subtitles | لقد إبتاعوا حوضاً للسباحة... ووضعوه في باحتهم الخلفية، |
| Ve onu bir kahve fincanına koydular. | Open Subtitles | ووضعوه في كوب قهوة |
| Ve onu ceset torbasına koydular. | Open Subtitles | ووضعوه بكيس الجثث |