Herşeyi ona anlatıp buna bir son vermek için kendime bir söz verdim. | Open Subtitles | ووعدت نفسي أن أخبرها حيال كل شيء وأننا سنوضح لها الأمر كله أخيرًا |
Bu bunun nasıl bir his olduğunu hiç unutmayacağıma dair yıllar önce genç bir avukat olarak kendime söz verdim. | TED | ووعدت نفسي طوال تلك السنوات الماضية كمحامية عامة شابة. أنني لن أنسى أبدًا، ذلك الشعور. |
Kötü bir deneyim atlattım ve bir daha kibrit kullanmayacağıma söz verdim. | Open Subtitles | كان لدي تجربة سيئة معها مرة ووعدت نفسي ألا أستعملها أبداً |
Çünkü son erkek arkadaşım alkolikti... ve bağımlı biriyle bir daha asla çıkmayacağıma söz verdim. | Open Subtitles | لا، لأن صديقي الأخير كان مدمنا، ووعدت نفسي أن تاريخ ابدأ مدمن مرة أخرى. |
Babam inşaat işinde çalışırdı, ben de hem ona hem de kendime ağır işte çalışmayacağıma söz verdim. | Open Subtitles | ووعدته ووعدت نفسي أنني لن أعمل يوماً بيدي |
- Bir gün geri gidip o çocukların hayatını değiştireceğime dair kendime söz verdim. | Open Subtitles | و؟ ووعدت نفسي أنه بيوم ما سأعود وأغير العالم لأجل أولئك الأطفال |
Bir daha bunun olmasına izin vermeyeceğime söz verdim. | Open Subtitles | ووعدت نفسي أن لا أدع ذلك يحدث ثانياً |
Kendime bir söz verdim. | Open Subtitles | ووعدت نفسي ان خرجتُ منها... |