"ويرحل" - Translation from Arabic to Turkish

    • gidecek
        
    • alıp
        
    Saati kuracak, uzaklaşacak, sonra da izlemek için... motosikletiyle köprüye gidecek. Open Subtitles يضبط الوقت، ويرحل مرتجلا ويركب دراجته الى جسر مدينة كارسون سيتى ليشاهد
    Kadın bebeği taşıdı, doğuracak, adam da öylece alıp gidecek mi yani? Open Subtitles .. إذاً دورها فقط الحمل بالطفل وولادته وهو يأخذ الطفل بكل سهوله ويرحل
    Elimdeki sopayı ve sert görünüşümü gördüğünde gidecek. Open Subtitles هو سينظر الي وانا احمل المضرب و ابدو مخيفاً - ويرحل
    Kazanan büyük kamyonu alıp, hemen yola çıkacak. Ötekilerse diğer kamyonla yarım saat sonra hareket edecek. Open Subtitles الفائز سيأخذ الشاحنة الكبيرة ويرحل فوراً والآخر سينطلق بعده بنصف ساعة
    o yüzden lütfen arkadaşlarınızıda alıp gidiniz burdan mannu onun evinin sahibi mannu bablu ve oda mannu Open Subtitles لذلك خذ أصدقاءك و ارحل مانو يأتي متى يريد ويرحل وقتما يريد
    Gelip, her şeyin yolunda olduğunu görüp, gidecek. Open Subtitles سيأتي ويجد أن كل شئ على ما يرام ويرحل
    Kollarını bağlayıp parmaklarını çıtlatacak, sonra da arkasını dönüp gidecek. Open Subtitles سيضم ذراعيه بشكل متقاطع ويفرقع مفاصل أصابعه -ومن ثم يستدير ويرحل
    Referansını alıp gidecek sonra. Open Subtitles بعدها سيحصلُ على توصيتهِ ويرحل
    Ona ne istiyorsa alıp gitmesini söyledim, ama beni kanepeye doğru ittirdi. Open Subtitles أخبرته أن ياخذ ما يريد ويرحل و لكنه ألقاني عند الكنبة
    Biriniz Taslima'yı alıp, ülkesine döner biriniz de kardeşleriyle burda kalabilirsiniz Open Subtitles قد يختار أحدكما الرحيل ويرحل بصحبة تسليما ويبقى الآخر في الولايات المتحدة
    Adam gelir sana 100$ verir ve ot dolu gazeteyi alıp gider. Open Subtitles يأتي رجل إلى هنا، ويعطيك مائة دولار ويرحل بصحيفة مملوءة بالحشيش
    Grimes'in bu kadar rehine alıp, yine de çıkıp gitmeyi düşünmesine şaşmamalı. Open Subtitles أن غرايمز ظن أن بأمكانه أن يأخذ كل هؤلاء الرهائن ويرحل

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more