Babam, bu gün Vallauris'e gideceğimizi söyledi ve ayrıca seni ve çocukları da götürmek istiyormuş. | Open Subtitles | أبي يقول أننا ذاهبون لفالوريس اليوم ويريدك أنت والأطفال القدوم معنا |
Üzgün olduğunu söyledi, seni çok seviyormuş ve artık ona kızmayı bırakmanı istiyormuş. | Open Subtitles | يقول أنه يحبك، .وأنهآسف. ويريدك أن تتوقفي عن الغضب عليه |
Yarın saat 20:00'de bilim fuarı var ve orada olmanı istiyor. | Open Subtitles | لديه معرض علوم غداً بالثامنة ويريدك أن تكون هناك |
Senden cidden hoşlanmış olmalı ve düzenli olmanı istiyor gibi. | Open Subtitles | لابد وأنه معجب بك كثيرا ويريدك أن تظَلّي عادية |
O yüzden bundan böyle, ikinizin arkadaş olmanızı istiyor. | Open Subtitles | ويريدك من الآن أن تصبحا صديقين |
Burada olduğunuzu biliyor. Burada olmanızı istiyor. | Open Subtitles | يعلم أنك هنا ويريدك هنا |
Bay Patel aradı, ...sabah erkenden yanına gitmeni istiyormuş, pis inek katiliyle ilgili bir şeyler söyledi. | Open Subtitles | اتصل السيّد (باتيل) ويريدك أن تحضر باكراً هذا الصباح، للأمر علاقة بآكل بقر قذر |
Lucky iyi hissetmediğini biliyor ve daha iyi olmanı istiyor. | Open Subtitles | لاكي) يعلم أنك متوعّك) ويريدك أن تشعر بالتحسّن |
Ve buna hazır olmanı istiyor. | Open Subtitles | ويريدك متأهبًا لهذا الأمر |