Dennis, anne ve babamla konuştum. Paskalya'da büyük annemlerde toplanmamızı istiyorlar. | Open Subtitles | تحدثت مع والدي، ويودون لقائنا في منزل الجده في عيد الفصح |
Ve dünyanın her ucundaki engelli insanlar bizdeki gibi kanunlar istiyorlar ve bunların uygulanmalarını istiyorlar. | TED | وذوو الاحتياجات الخاصة في كل أنحاء العالم يريدون قوانين مثل قوانيننا، ويودون تطبيق هذه القوانين. |
İnsanlar üzgün ve tekrar mutlu olmak istiyorlar. | Open Subtitles | والأشخاص حزينون ويودون بشعور الفرحة مرة أخرى |
Ve ufak bir oyun oynamak istiyorlar. | Open Subtitles | ويودون لعب لعبة صغيرة وهي السماح للآخرين باللمس. |
Cepleri epey dolu, seninle tanışmak istiyorlar. | Open Subtitles | معهم الكثير من المال , ويودون مقابلتك |
Alun'un ekibi gölün aktığı deliği buldu ve daha yakından bakmak istiyorlar. | Open Subtitles | عثر فريق (آلان) على الفجوة حيث اختفت عبرها البحيرة ويودون إلقاء نظرة عن كثب |
Saçımı kısa istiyorlar. Tabii. | Open Subtitles | ويودون أن يكون شعري قصير |